Tuğba Nur

Tuğba Nur
@tutimucizeguyemm
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Kocaeli Üniversitesi
İstanbul
2 March
24 reader point
Joined on December 2021
Sabitlenmiş gönderi
Erdem Beyazıt
Biraz yorgunum, kavgaları birikiyor insanın! Her uzvundan ayrı ayrı taşıyor acısı zamanla! Yaşımdan yorgun, yaşımdan telaşlıyım bugünlerde! Kaç yaşındayım sahi saymadım, bilmiyorum!…
Reklam
İnsanoğlu herhangi bir kavramla ilgili en üst düzeyde, nihai bilgiye asla erişemezdi...
Sayfa 240
Şarkılar söyleyen, hikayeler anlatan, yaşamın tadını çıkaran, neşesi gözlerinden okunan insanlarla yakınlaş. Zira neşe bulaşıcıdır, insanların bunalıma, yalnızlığa, zorluklara kapılarak aksamasını önler.
Sayfa 40

Reader Follow Recommendations

See All
Asla, "Tamam, bitti, artık durmam lazım, " demeyen insanlarla yakınlaş. Zira kışın ardından bahar gelir, her şey döngüseldir, hiçbir şey bitmez : Hedefine ulaştıktan sonra baştan başlamak, her seferinde önceden edinilen bilgileri kullanmak şarttır.
Sayfa 40
En iyi dostlar herkes gibi düşünmeyenlerdir.
Sayfa 34
Reklam
Ezelden yazılmasa kul başına kaza gelmez. Eceli, vadesi gelmeyince kimse ölmez. Ölen adam dirilmez. Çıkan can geri gelmez. Bir kişinin dağlar kadar malı olsa, yine ister; nasibinden fazlasını yiyemez.
Sayfa 15 - Alkım
Mantığın aşkla hiçbir ilgisi yoktu. Aşık olduğu kadının doğru ya da yanlış mantık yürütmesi önemli değildi. Aşk mantıktan önce geliyordu.
Sayfa 144
Edebiyatçılar dünyanın en önemli insanlarıydılar ve ona göre yılda otuz bin dolar kazanan, istediği takdirde yüce divana hâkim olabilecek Mr. Butler gibilerinden çok daha üstündüler.
Sayfa 101
Siz kelimelerin hangi cephesine bakıyorsunuz iyi mi kötü mü?
Saflık her zaman aynı anlamda mıdır? Bilemiyorum derim. İyisiyle kötüsüyle çok anlamdadır ama ben kelimelerin hep iyi tarafında olmayı arzu ederim. Lisede bir arkadaşım tartışırken birden, " çok safsın böyle devam edersen daha çok üzülürsün" dedi. O gün düşündüm saflık iyi bir şeyse-yani en azından bana göre öyle- neden üzülüyorum. Zamanla insanların kelimelere farklı anlamlar yüklediğini aynı paydada buluşsak da pencerelerimizin farklı yönlere baktığını öğrendim. O yüzdendir ki şimdiler de kurduğum cümleler anlaşılmadığında gülüp geçiyorum. Doğru tabii diyorum karşımdaki saflığın kim bilir hangi cephesinde.. Tûti
Yine de yılda otuz bin dolar kazanma uğruna kendini yaşamaktan mahrum etmiş. O otuz bin doların toplamı, çocukken biriktirdiği on sentle satın alabileceği bir şekeri, fıstığı ya da bir sinemanın veya tiyatronun balkon katındaki bir koltuğu bugün alamaz.
Sayfa 96
Reklam
Güzelliğin ne olduğunu anlayacak hissiyata sahip değildiler; yoksa o parlayan gözlerin ve o yanakları kızarmış, ışıldayan yüzün, bu gencin ilk kez yaşadığı aşk hayalinin belirtisi olduğunu bilirlerdi.
Sayfa 45
"Neye odaklanırsan onu büyütürsün."
Yazmadım seni daha, Sevmeye ayırdım tüm zamanları, Yazmaya bu yüzden vaktim olmadı. Ben düşünmeye başlayınca seni -Ki bu bir önceki düşünmenin sonundan çok öncedir- İnan ki dağlar, taşlar, inan ki bulutlar, yağmur ve kar Toprakla su ve gökyüzü, güneş ay ve yıldızlar Onlar da benimle birlikte Ve onlar da benim kadar seni düşünürler... Hep dalgınım bu günlerde Saati cezveye koyup yumurta tutuyorum, Bir gün takvime bakmasam yılı unutuyorum. Aklım başıma gelmiyor, başıma çarpmadan dallar Yolda yürürken dalıp dalıp gidiyorum. Nisan'a kaç var diyorum saati sorarken. Hiç böyle olmamıştım. Bilenlere sordum ; 'aşk bu' dediler..."
169 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.