Arkadaşlık kurma hevesi bir yanılgı, gizli bir yalan mıydı yoksa? Yalnızlıktan kurtulup delice bir samimiyet yaratma isteğinde güçlükle bastırılmış başka bir arzu mu yatıyordu?
En kötü, en imkânsız anlarda onu sevecek kişiler olamayacaksak, aile kavramının ne anlamı vardı?
Çuvalladıkları anda umursamayı bırakırsak bunların ne anlamı kalırdı?
Bizler sadece içgüdülerimizin ve kendimize hizmet eden arzularımızın kurbanları değil, aynı zamanda beden cumhuriyetimizin, bilhassa da beynimizin tutsaklarıyız.