Emine Üstün G.

Kalbimin yokluğunda çok kitap okudum...
Reklam
Bir ritmi kalmadı artık hayatın. Hep aynı tonda acı çeker olduk.
Kendi kalemimden
Kan ter içinde uyandığım her sabahta, Yeni bir umut ekmeye niyetleniyorum içimde İçimde tarumar oluyor küçük bir şehir, Her yeri yas havası kaplıyor. Olmayan adamların, cenazelerini kaldırıyorum tek tek kalbimden iciminfisiltisi.blogspot.com/2018/09/bir-ipi...

Reader Follow Recommendations

See All
Şu gösteriş kokan sevgileri bir kenara bırakıp, biraz da Sabahattin Ali mi okusanız?
Bir Demet Tiyatro
Asuman: Senin beni eskisi kadar sevmediğin her halinden anlaşılıyor zaten Mükremin: Nerden anlaşılıyor? Asuman: Elini tutuyorum, elimi bırakıyorsun. Gözüne bakıyorum gözüme bakmıyorsun. Mükremin: Bilmiyorum Asuman bilmiyorum, doğrudur kalbimin eski çarpıntısını kaybettiği tüm aramalara rağmen bulunamadığı inkar edilebilir bir gerçek olsa niçin inkar edilmesin öyle değil mi, o ki inkar edilebilir edersin gider yok böyle bir şey dersin gider Asuman: Bak ağzınla söyledin işte sonunda! Mükremin: Ben konuşmak için en müsait yer ağız diye şey ettim ama… Asuman: Beni artık sevmiyorsun öyle mi? Mükremin: Ya seni seviyorum da seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum. Hani eskiden seni sevmenin birbirimizi sevmenin yeşil gevrek bir tadı vardı. seni güldürmenin lezzeti damağıma yerleşir orada mutlu mesut yaşardı. yani bir şey olduğu vakit ilk bunu koşayım gideyim Asuman’a söyleyeyim tarzında bir haberci telaşı olurdu Asuman: Şimdi ne oldu peki? Mükremin: Bilmiyorum Asuman bilmiyorum, kalbim bir kuyunun dibindeki suyun içinde nefes almaya çalışan bir gariban… yukarı tırmanmaya çalışıyor ama ne yapsın kuyunun duvarları düz, kuyunun duvarları ıslak…
Reklam
Reklam
Reklam