Ubeydullah Dinç

Ubeydullah Dinç
@ubeydullahdinc
I wish I had more time for read books.
Kültür ve Tarih
Din de, devrim de acılar ve ıztıraplar içinde doğar. İkisi de refah ve konfor içinde yok olup gider. Gerçekten devam eden sırf onların gerçekleşmesi çabasıdır. Onların gerçekleşmesi ise, aynı zamanda ölümleri demektir. Din de, devrim de gerçekleşirken, kendini boğacak kurumlarını, statükolarını doğururlar. Devrim yalan söylemeye ve kendi kendine ihanet etmeğe başladıktan sonra statükolaşmış sahte dinle ortak bir dil kullanmaya başlar.
Reklam
İş, Hayatımız Olmayacak, Ama Yaşamak Sanatı İşimiz Olacak
İşinizi aşkla yaparsanız, işiniz size aşkınızla daha çok vakit geçireceğiniz zamanlar, imkanlar sunar. O fırsatları kaçırmayın, sevmediğiniz işi terk etmezseniz hayat sizi terk eder, hayatın anlamı para ile ölçülmez, daha çok para için katlandığınız her şey, yaşamınızı ucuzlaştırır, bedeniniz lüks içinde yaşarken ruhunuz esaret altında her geçen gün ölür, işi olan ruhsuz insanlara dönersiniz. Çay ocağında iş konuşursanız muhabbet olur, toplantı odasında iş konuşursanız proje olur, neyi nerede konuşacağınızı iyi bilmelisiniz, iş ile hayatı birbirine karıştıracaksanız hayat işten hep bir kademe üstte olsun.
Küçük kurallara uyarsan, büyük kuralları çiğneyebiirsin.

Reader Follow Recommendations

See All
.. Münazara gibi gelmeye başlayan toplantıların bazılarında siz de bulunmuşsunuzdur. Kimileri dijital liderlere işaret ederek, "Hadi, kendi alanımızın Amazon'u olalım" derken kimileri, "Bu kulağa ilham verici geliyor ama gerçekten ne anlama geldiği konusunda hiçbir fikrim yok" der. Öbürleri birkaç pilot programla küçükten başlamayı savunurlar. Bu mantıklı gelir, ta ki odada biri çıkıp, "En iyi ihtimalle, bu pilot programların büyümesini önümüzdeki üç yılda sonuçlandırsak bile bu bizim için kayda değer olmaz" diyene dek. Ötekiler, "Dijitalden sıkıldım. O başka endüstriler için bizim için değil. Sadece neyi her zaman iyi yaptıysak ona dönelim" diye tartışır. Odanın yarısı inanamayarak bakar. Bunların hiçbiri kulağa iyi gelmez ve sonra günlük işinize dönersiniz, ta ki bir sonraki ofis dışı strateji toplantısına kadar.
Sayfa 104Kitabı okudu
Bütün mesele, ömrümüzü “iyi bir insandı diye anılmayı hak edecek doğru ve düzgün bir yaşam modeliyle tamamlamak, geriye tüm yakınların, akraba, dost ve tanıdıkların zihinlerinde güzel hatıralar bırakmak, bütün bunlar için de Rabbinin huzuruna "benlik/nefs/ego" denen küheylanı güzel terbiye etmiş bir insan, Yaratıcısına saygılı, yarattıklarına şefkatli ve merhametli bir mümin olarak çıkmak... "Ey iç huzuruna ermiş olan insanoğlu! Dön Rabbine, sen O'ndan razı, O senden razı olarak. Haydi, gir kullarımın arasına! Gir, cennetime! (Fecr/27-30)"
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
"Egemen kesimin iktidardan düşebilmesinin yalnızca dört yolu vardır, ya bir dış güç tarafından alt edilecektir, ya ülkeyi yönetmekte kitlelerin baş kaldırmasına yol açacak kadar yetersiz kalacaktır, ya güçlü ve hoşnutsuz bir orta kesimin doğmasına engel olamayacaktır ya da kendine olan güvenini ve yönetme isteğini yitirecektir, bu nedenlerin hiçbirisi tek başına işlemez, dördü de şu ya da bu ölçüde bir arada etki eder, kendini bunların hepsine karşı koruyabilen bir egemen sınıf sürekli iktidarda kalabilir."
... Gerçekten daha iyi, daha hızlı, daha ucuz. Açıkçası yeni makinenin karşısında manuel tabanlı bilgi süreçlerinin hiç şansı yok. Peki, bu konuda ne yapacaksınız? Şirketinizin ilerlemesini nasıl sağlayacaksınız? Sonuçta durağanlığın ikinci büyük destekçisi, dijital tehdide yanıt vermek için çok fazla fikir olması. Bu durumu "kakofoniden taş kesilmiş" diye tanımlıyoruz. Büyük olasılıkla münazara gibi gelmeye başlayan toplantıların bazılarında siz de bulunmuşsunuzdur. Kimileri dijital liderlere işaret ederek, "Hadi kendi alanımızın Amazon'u olalım" derken kimileri, "Bu kulağa ilham verici geliyor ama gerçekten ne anlama geldiği konusunda hiçbir fikrim yok" der. Öbürleri birkaç pilot programla küçükten başlamayı savunurlar. Bu mantıklı gelir, ta ki odada biri çıkıp, "En iyi ihtimalle, bu pilot programların büyümesini önümüzdeki üç yılda sonuçlandırsak bile bu bizim için kayda değer olmaz" diyene dek. Ötekiler, "Dijitalden sıkıldım. O başka endüstriler için, bizim için değil. Sadece neyi her zaman iyi yaptıysak ona dönelim" diye tartışır. Odanın yarısı inanamayarak bakar. Bunların hiçbiri kulağa iyi gelmez ve sonra günlük işinize dönersiniz, ta ki bir sonraki ofis dışı strateji toplantısına kadar. Peki bu sıkışmışlıktan nasıl kurtulacaksınız?
Sayfa 104Kitabı okudu
İnsanın varoluşsal kibir diyebileceğimiz bir zaafı var ise, bu zaafın bir panzehirinin de var olmuş olması gerekiyor. Bu panzehiri “varoluşsal tevazu" olarak nitelemek yanlış olmaz. Sırf insan olduğumuz, sırf Allah tarafından yaratıldığımız, sırf O'nun tarafından değerli kılındığımz için öncelikle ve özellikle Allah'a karşı mütevazı/alçak gönüllü olmamız gerekir. İman ve teslimiyet bu alçak gönüllülügün ilanı, secde ise sembolüdür. Bütün hayat da, sembolü secde olan bu tevazuun [Allah'a iman ve teslimiyetin) her alandaki açılımı/muktezasıdır.
Bu Filmi Daha Önce Görmüştük
Yine de sıkıntının yanı sıra güzel haberler de var. Daha önce de benzer fırtınaları yaşadık ve aslında şu anki durumumuzun şekli ve örüntüsü, yakıtını teknolojiden alacak bir büyüme döneminin habercisi. Bu genel kanının aksine gibi görünebilir, sonuçta ekonomik durgunluk nasıl gelecek olan büyümenin ve fırsatların habercisi olabilir ki? Öyle, çünkü şu anki duraklamamız, ekonomi bir endüstriyel devrimden ötekine geçerken, ekonomide ve iş hayatında her büyük dönüşüm sırasında ortaya çıkan, iyi bilinen bir kalıba oturuyor. Kısaca, şu anda Üçüncü Endüstriyel Devrim'in yakıtı kelimenin tam anlamıyla tükenmişken ve yeni makinelerimiz üzerine yükselen Dördüncü Endüstriyel Devrim'in henüz büyük çapta tutunamadığı, ekonomik bir duraklama dönemindeyiz. Bu durum, etrafımızı saran bilgisayarlara ve yapabildiklerine beslediğimiz hayretle, umutsuzca firmalarımız için büyüme, kendimiz için kariyer güvenliği arayışımız arasında bir uyumsuzluk yaratıyor.
Yeni Makine Çağında Öne Geçmek
Teknoloji artık üç beş kişinin tekelinde değil, çoğunluğun bilgi alanı. Böyle olunca da dijital ekonominin sonraki aşamasında kazananlar yeni makineleri icat edenler değil, onlarla ne yapacağını çözenler olacak. Bu kitap sizin bu alandaki yol haritanız.
Reklam
Makineler Her Şeyi Yaptığı Zaman
Robo-danışmanların servet yönetiminde yazdıkları bu oyun, ekonomimizin diğer sektörlerinde oyuncular tarafından binlerce kez yeniden sahnelenecek. Soru şu ki: Siz de bu oyunu oynayacak mısınız? Yoksa seyirci mi kalacaksınız?
Makineler Her Şeyi Yaptığı Zaman
2016 daki Dünya Ekonomik Forumu'nun Dördüncü Endüstriyel Devrim diye göklere çıkardığı şey şu anda kapımıza dayandı: eski üretim biçimlerinin yerini yenilerine bıraktığı, yeni makinelerin gücünü dizginlemeyi başarabilenlerin ekonomik genişlemenin ödüllerini de toplayacağı bir ekonomik kırılma zamanı.
Makineler Her Şeyi Yaptığı Zaman
Houston Methodist Hastanesi'ndeki araştırmacılar meme röntgeni sonuçlarını doktorlardan otuz kat daha hızlı ve yüzde 99 doğruluk payıyla yorumlayan bir yapay zeka yazılımı kullanıyorlar. Buna karşın insanlar tarafından incelenen mamografilerin yüzde 20'si gereksiz biyopsiyle sonuçlanmakta.
Makineler Her Şeyi Yaptığı Zaman
2015'de ABD'nin en önde gelen sekiz serbest yatırım fonundan altısı, büyük ölçüde -ya da tamamen- yapay zeka algoritmalarına dayanarak 8 milyar dolar kazandı.
Makineler Her Şeyi Yaptığı Zaman
Virginia Tech'in araştırmasına göre, insanların kullandığı arabalar milyon mil başına 4,2 kazaya karışıyor. Buna karşın otomatik araba milyon milde 3,2 kez kaza yapıyor.
Reklam
Önsöz
Kimileri aklı havada gezinirken kimilerinin burnu sürtecek. Kimileri derin düşüncelere dalarken harekete geçenler kazanacak.
Önsöz
Yapay zekanın gelecek yirmi beş yılda neler yapabileceği üzerine felsefi tartışmalar okumak istiyorsanız bu kitap size göre değil. Ama eğer gelecek beş yılda yapay zekanın neler yapacağına dair pragmatik öneriler istiyorsanız o zaman bu kesinlikle sizin kitabınız.
Makineler Her Şeyi Yaptığında Biz Ne Yapacağız
Yapay zekânın yükselişi zamanımızın en önemli hikâyesi. Makineler Her Şeyi Yaptığında Biz Ne Yapacağız Yapay Zekâ, Algoritmalar, Botlar ve Büyük Veri Çağında Öne Geçmek Malcolm Frank, Paul Roehrig, Ben Pring Yapay zekâ ve robotlar film sahnelerinden çıkalı çok oldu, artık evde ya da ofiste Siri’den Alexa’ya, Uber’den Waze’e kendi kendine öğrenen akıllı makinelerle çevriliyiz. Üstelik bu daha başlangıç. Makineler gün geçtikçe işlerimizi bizden daha iyi yapmaya başlıyor. Peki makineler her şeyi yaptığı zaman siz ne yapacaksınız? Robotun biri işinizi elinizden mi alacak? Çalıştığınız şirkete ne olacak? Yaptığınız iş on yıl sonra neye benzeyecek? Ünlü danışmanlık firması Cognizant-Center for the Future of Work’ün liderleri Malcolm Frank, Paul Roehrig ve Benjamin Pring, Makineler Her Şeyi Yaptığında Biz Ne Yapacağız’da dünyanın önde gelen şirketleriyle yaptıkları çalışma ve araştırmalar sayesinde geliştirdikleri AHEAD modelini anlatıyor, işinizde uygulayabileceğiniz akılcı ve uygulanabilir önerilerde bulunuyorlar. Sadece teknoloji alanında değil hangi sektörde olursanız olun, ister kurumsal bir şirkette çalışın, ister kendi işinizi yapın, Makineler Her Şeyi Yaptığında Biz Ne Yapacağız yeni dijital çağda ayakta kalmak ve bir adım öne geçmek için rehberiniz olacak.
Arka KapakKitabı okudu
Önlemek tedavi etmekten iyidir
"En iyi tıp uzmanları hastalıkların büyük bölümünde tedavinin ilaçlarla değil, besinlerle geldiği görüşünde uzlaşmış görünüyor. Hastalıkları neden önlemeyelim? Herşey bizi aynı sonuca götürüyor, nasıl ki kötü bir beslenme biçimi bir hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştırırsa, iyi bir besin de sağlımızı korumamıza yardımcı olabilir. Eğer bu doğruysa, mükemmel besinleri aramalı ve bulmalıyız. Bulduğumuzda, dünya ileri doğru büyük bir adım atmış olacaktır."
Sayfa 161 - Ford'un konuşma metninin "Tedavi etmek ya da önlemek" başlıklı bölümünden alıntı yapılmıştır.Kitabı okudu
Mücadeleci bir ruhtan öğrendiklerimiz
Sakichi'nin 22 ve 24 yıllari arasında geliştirdiği felsefe büyük ölçüde, Japonların zekalarıyla dünyayı fethetmeleri gerektiği fikri çerçevesinde şekillenmişti. 1923 yılındaki bir aciklaması bunu çok daha iyi anlatıyor: "Bugün beyazlar Japonların modern uygarlığa ne gibi katkılarda bulunduklarını soruyorlar. Çinliler pusulayı icat ettiler; peki Japonlar hangi icatları gerçekleştirdiler? Batı dünyasında Japonlar için söylenen, büyük taklitçiler olduklarıdır. Dolayısıyla Japonlar bu görüş açısı ile ciddi olarak karşı karşıya kalmış bulunmaktadırlar. Savaşalım demiyorum, ama zekamızı göstermeli ve bu utancı silmeliyiz. Uluslararası düzeyde bir rekabetle başka halkların düşmanlığına mazhar olmaktansa, potansiyellerimizi gösterebilmek için çok ilerlemeliyiz. Taka-Diastase'yi ürettik ve doğal Doktor Hideyo Noguchi'yi de yetiştirdik. Ama o Beyazların rehberliğinde çalışıyordu; onların yardımı ve onların donanımlarıyla başardı. Oysa ben hiçbir dış yardım almadan, bizim insanlarımızın yetenekleriyle yücelmemiz gerektiğini savunuyorum."
Sayfa 134Kitabı okudu
Yavaş büyüyen bir ekonomide varolmayı sürdürmek
Otomobil endüstrisi şimdilik iyi gitmektedir; ancak konjonktür değiştiği takdirde bu sektör de zorlu dönemler yaşamak ve geniş kapsamlı değişimler düşünmek durumunda olacaktır.
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Hiç kimse ölüm döşeğinde keşke ofiste daha çok zaman geçirseydim demez.