Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Mehmet Şevket Eygi'nin eğitimle ilgili açık mektubu Gazeteci yazar Mehmet Şevket Eygi, 2018 yılında kaleme aldığı yazıda dönemin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'a bir açık mektup yayımlamış, Türkiye'deki eğitim sistemiyle ilgili önemli bilgiler paylaşmıştı. 2019'da hayatını kaybeden Eygi'nin mektubunun değerinin bugün de
376 syf.
6/10 puan verdi
Orta Şekerli
Yüce Zeus sen historical romance bataklığına düşenin yar ve yardımcısı ol... Çünkü bu türün ne ardı arkası kesiliyor ne de tadı bitiyor. Elizabeth Hoyt sevdiğim His-Rom yazarlarından biridir. Kalemini Teresa Medeiros'a benzetiyorum açıkçası ancak Teresa'nın karakterleri daha mizahşör oluyor gibi. Her neyse serimizin ilk kitabinda Spinner's Falls çıkmazından sağ kurtulan birkaç askerden biri olan Samuel Hartley'i okumuştuk. Bu ikinci kitapta ise her şeye tanıklık eden Lord Vale'i okuyoruz. Kitabın konusundan zaten çokça bahsedilmiş ben ne hissettiğimden bahsetmek istiyorum; soğukluk. Evet arkadaşlar...kitap boyunca kurguya ve karakterlere ısınamadım. Bir historical romance kitabıydı ancak buz gibiydi. Sıcaklık veya romantizm çok hissedemedim. Kadın karakter Melisande kitabın başında ne kadar soğuk bir kişilikse sonda da öyleydi. Hicbir değişim gelişim gösteremedi. Erkek karakter Lord Vale ise eh işte kısmen değişti. Melisande'ye yüreğini ve geçmişini açtığı anlar güzeldi. Ayrıca her bölümün başlangıcında bir hikayenin kısa kısa bölümlerini okumak çok hoş bir detaydı. Gizem unsuru olan konu ise baya arka plandaydı zaten cok da anlamlı ilerleyemedi. Üçüncü kitapta nasıl olur bilmiyorum. Açıkçası sıkılarak okudum. Tamam çift aniden bir izdivaç gerçekleştirdi ve yavaş yavaş birbirlerine alışacaklar vs ama en azından bir mizah veya duygusallık katılsaydı. Nasıl desem odunsu bir tat vardı efenim anlatabiliyo muyum:D Neyse okumak isteyenlere ancak böyle tarif edebilirdim iyi okumalar.
Bana Aşkını Söyle
Bana Aşkını SöyleElizabeth Hoyt · Pegasus Yayınları · 2012328 okunma
Reklam
392 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Jack&Jill serisini hala seviyorum ama bu kitap ilk kitaba göre biraz yavan geldi. Bu sefer Jill ile birlikte Jackson’ın hayatını da okuyoruz. AJ’in evini temizleyen Ryn’i fark eden Jill, kendi evlerini temizlemesi için de işe alır ve Jackson Ryn’i gördüğü an ona aşık olur. Ryn ise kırklı yaşlarındadır ve yaş faktörünü büyük bir sıkıntı olarak görür. Aynı zamanda AJ’in ileri derecede kanser olduğu haberini alan Jill hem kendisi için hem AJ için savaşır. Bu kitap boyunca da ilk kitap gibi Jessica-Luke flashbackleri devam ediyor. Ryn karakterini sevdim, normalde çok abartılacağını düşündüğüm özgüvensizliklerini çok iyi yansıtmış. Jackson ise diğer karakterlerin yanında çok sönük kalmış. Jill’in tatlı erkek versiyonu olarak biliyoruz evet ama karakterinin derinliği yoktu. İkisi arasındaki ilişkiyi de okudum ama Jackson’ın bir anda kör kütük aşık olması bana saçma geldi. Bekarlık yeminindeyken gördüğü ilk tatlı ve güzel bir kadına dibi düştü, evet düşebilir ama ortada sözü edilen duygularla okuduğumuz iletişim uyuşmuyordu bana göre. Jess ve Luke ise ilk kitaptaki gibi devam etti Jess hakkında daha bilmediğimiz şeyler ortaya çıktı, Luke ise artık tamamen Jess’e ait olduğunu kabullendikten sonra okuması daha zevkli geldi. AJ ve Jill ise beni en çok yıkan ikili oldu. Jill’in gerçekten de hiç görmediğiniz bir tarafını görüyorsunuz, AJ’in de öyle. Son 50 sayfayı bir dikişte bitirilen su gibi bitirdim direk üçüncü kitaba geçtim. Jackson için maalesef ki puan kırdım ama hala güzel ve kaliteli, ilk kitabı okuduktan sonra devam etmek isteyenler kesinlikle etmeli.
Gecenin Ortası
Gecenin OrtasıJewel E. Ann · Nemesis Kitap · 202379 okunma
şuna inanıyorum ki bütün insanlar dünyaya en azından bir kitap yazabilmek için gelmiştir, başka bir şey için değil. İster sıradan ister çok özel olsun, önemi yok, yazmayan kişi yitik insandır, iz bırakmadan gelip geçer.
Sayfa 206 - YKYKitabı okuyor
188 syf.
1/10 puan verdi
Simyacı, dünyaca ünlü Brezilyalı yazar Paulo Coelho'nun üçüncü romanı. 1996 yılından bu yana Türkiye'de de çok okundu, çok sevildi, çok övüldü bu kitap. Bir büyük Doğu klasiği olan Mevlâ­nâ'nın ünlü Mesnevî'sinde yer alan bir küçük öyküden yola çıkarak yazılan bu roman, yüreğinde çocukluğunun çırpınışlarını taşıyan okurlar için bir "klasik" yapıt haline geldi. Simyacı, İspanya'dan kalkıp Mısır piramitlerinin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının öyküsü. Ama aynı zamanda bir "nasihatnâ­me"; "Yazgına nasıl egemen olacaksın? Mutluluğunu nasıl kuracaksın?" gibi sorulara yanıt arayan bir yaşam ve ahlak kılavuzu. Mistik bir peri masalına benzeyen bu romanın, dünyanın dört bir yanında bunca sevilmesinin gizi, kuşkusuz bu kılavuzluk niteliğinden kaynaklanıyor. Simyacı'yı okumak, herkes daha uykudayken şafak vakti uyanıp, güneşin doğuşunu izlemeye benziyor.
Simyacı
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023206,3bin okunma
122 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhabalar kitapsevenherkes ailesi bugün size kişisel gelişim kitaplarını sevmeyenler için sevebileceğiniz bir kişisel gelişim kitabı ile geldim. Hayatı daha iyi, güzel yaşamak için bu 4 maddeyi hayatımıza geçirelim. Kendimizle 4 anlaşma yapalım. 1- Söz büyüdür. 2- Hiçbir şeyi kişisel alma. 3- Varsayımda bulunma. 4- Yapabildiğinin en iyisini
Dört Anlaşma
Dört AnlaşmaDon Miguel Ruiz · Ötesi Yayıncılık · 202311bin okunma
Reklam
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Daha fazla Agatha Chtistie kitabı istiyorum! Ahmet Ümit’in bir videosunda bu kitabı önerdiğini görünce, yazarın kalemini de sevdiğimden ona güvenerek bu kitaba öncelik vermem gerektiğini düşündüm ve okuduğuma oldukça memnun oldum. Roger Ackroyd Cinayeti, Agatha Christi’den okuduğum üçüncü kitap ve tek kelimeyle bayıldım. Yine çok iyi bir kurgu ve her sanığın katil olabileceği düşüncesiyle sonuna kadar ilerlesem de katilden emin olamadım. Her an heyecanın dorukta olduğu oldukça keyifli bir polisiyeydi. Konusuna gelecek olursak King’s Abbot sakinleriyle kendi halinde bir köydür. Dul bir kadının ölümü, köyde asılsız dedikodulara yol açarken bir de Roger Ackyord cinayete kurban gidince artık tüm ev halkı şüpheli konumundadır. Bu sırada emekliye ayrılan ve sakız kabağı yetiştirmek üzere King’s Abbot köyüne yerleşen Hercule Poirot, bir anda kendisini cinayeti araştırırken bulur ve üstün zeka, kabiliyet ve tecrübesiyle katili ortaya çıkarmayı başarır. Polisiye/gizem türünde okuma yapmayı sevenlere tavsiye ederim “Ah, para! Dünyadaki bütün kötülükler paranın ya da parasızlığın sonucu değil mi?”
Roger Ackroyd Cinayeti
Roger Ackroyd CinayetiAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20193,976 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
"Bu dünya kimseye baki değil."
》Yıl 1968. İstanbul sokaklarındayız. O zaman da mı otobüsler hep kalabalıktı? Dolmuş şoförleri o zaman da mı para üstü vermeyi unuturdu? O zaman da çalışmak zorunda olan çocuklar vardı değil mi? Yoksulluk, ezilen insanlar, yaşam mücadelesi o zaman da vardı değil mi? 》Tramvaylar, eski sokaklar, gazete satan çocuklar, yıkıldı yıkılacak evler ve
Önce Ekmek
Önce EkmekOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20201,509 okunma
368 syf.
2/10 puan verdi
Olmasa da olur dediğim o kitap
Serinin ilk iki kitabı gerçekten güzel ve sürükleyiciydi özellikle ilk kitabı oldukça güzel bir kurguya sahipti. 3. kitaba başladığımda kitaba dair hayal kırıklıklarım da başlamış oldu. Son iki kitap olmasa da olurdu. Özellikle üçüncü kitapta Ateş hiç kendi gibi davranmıyordu. Tanıdığımız Ateş değildi. 4. kitabın %90'ı affetmek için olan kısımdı ama bir aksiyon yoktu. Hare'nin bebek mevzusu da gereksiz uzatılmıştı. Hare son kitapta tek işlevi her şeye itiraz etmek olan salak bir kız gibi gösterilmişti. Alya da o kadar sevilen bir karakter değildi ama ihanet etmesi saçmaydı çünkü üçüncü kitapta Hare ile bir iş birliği sağlamışken tekrardan eski haline dönmesi hatta abisine de zarar getirecek bir ihaneti gerçekleştirmesi Alya gibi iğrenç birine bile yakışmıyordu. Çok masummuş gibi herkesin onun arkasından üzülmesi de anlamsızdı. Creff'in kaleye giderse Yasemin'i ele vereceğini kavrayamaması 5 yaşında çocuk olduğunu gösteriyor zannımca. Koca 4 kitap boyunca Hare'nin bir vasfa sahip olmak için o kadar fazla fırsatı vardı ki! Kraliçeliği saçma bir şantaja bıraktı, liderliği bıraktı ve bu görevleri yaptığı süreç boyunca ve sonrasında ne hikmetse hiçbir yerde sözü geçmiyor! Sofia daha güçlü bir karakterdi en azından bir şeyler için çabalıyordu. Emel gibi sümsük birine bile bir şey yapamadı Hare! Daha söyleyecek o kadar şey var ki son kitap hakkında ama kısaca özetlemek gerekirse benim için hayal kırıklığıydı.
His 4: Son Alacakaranlık
His 4: Son AlacakaranlıkDuruMavii · Epsilon · 0159 okunma
376 syf.
8/10 puan verdi
·
17 günde okudu
İlksöz: Hiç okunmamış bir kitap biliyorum ben, hiç okunamamış. Ömer dedesinin anlattığı hikâyelerin içinden birine sımsıkı sarılır, bilinen ama bulunamayan eski bir kitap. Sağdan sola, soldan sağa, yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya okunduğunda hep anlamlı sözcüklere ve anlatıma sahip bir kitap. Eski zamanlardan kalan, içinde binbir sırrın
İsrafil'in Kanatları
İsrafil'in KanatlarıHakan Yaman · Sia Yayınevi · 202043 okunma
Reklam
800 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
“Onlar ka-tet’ti.Çok şeyden oluşan bir tek.” Şu ana kadar seri içinde en sevdiğim kitabı bu oldu.Çünkü bu kitabında Roland’ın çoçukluğunda yaşadığı bir hikayeyi okuyoruz.Çok güzeldi.Bir o kadar da hüzünlü..Gözlerimin dolduğu sahneler oldu.Aşk,dostluk,intikam ve aksiyonun iç içe geçtiği bir kitaptı.Ve yazarın bunu dolu dolu yazmış olması..Hiç bitmesin istedim.
Büyücü ve Cam Küre
Büyücü ve Cam Küre
de olaylar kaldığı yerden devam ediyor.Üçüncü kitap aşırı heyecanlı bir yerde bitmişti.(Peki yazarın bu kitabı 26 yılda yazması?Seriyi daha ilk çıktığı zamanlarda keşfedip okuyan insanları düşünemiyorum bile.İnsan çıldırır meraktan.) O heyecanlı yeri atlattıktan sonra Roland dostlarına geçmişinin bir bölümünü anlatmaya başlıyor.Bu kısım zaten kitabın en büyük yerini kaplıyor ve okurken o hikayeden kopmak istemiyorsunuz.İsimlerini sıkça okuduğumuz Cuthbert ve Alain ile Roland’ın bi kasabaya gelmeleri ve orada başlarına gelen olayları okuyorsunuz.Ve Roland’ın ilk aşkı Susan’ı.Sonunun ne kadar mutsuz biteceğini bilsem de bu kadarını beklemiyordum.Böyle hüzünlü bir son..Kalbim hala kırık.Hikayede yine bazı kehanetler ortaya çıktı ve şu anla bağlantılı bazı şeyler var.Ayrıca yine evren ve kule hakkında yeni bilgiler edindim.Hikaye git gide büyüyor ve o kadar detayı akılda tutmaya çalışmak yorucu olsa da okuması çok keyifli.Hiç ara vermeden diğer kitaba geçeceğim. “Uzun günler ve tatlı geceler sizinle olsun.” Roland Deschain
Büyücü ve Cam Küre
Büyücü ve Cam KüreStephen King · Altın Kitaplar · 20181,000 okunma
meraklı gugu karahindiba
merakın öğrenme ve hayal kurma süreçlerini nasıl etkilediğiyle alakalı güzel fakat hedef kitlesi de bir o kadar dar bir kitap (sadece iki ve üçüncü sınıflara uygun gördüm) güzelliğine, kitabımızın çiçekleri koparmayı uygun görmeyip doğa dostu olması gibi birçok değere birlikte değenmesini örnek verebilirim. genel olarak 8/10
28 syf.
·
Puan vermedi
atma, onar!
çocuklara sahip oldukları eşyaları özenli bir şekilde kullanmaları gerektiğini anlatmak için harika bir kitap! konusu bir yana, kitabın resimlerinden ne haber diyorsanız resimleri de bir o kadar güzel. tabi bunların hepsi ikinci sınıf ve altı düzeydeki çocuklar için, üçüncü sınıf ve üstü için bir tık basit kaçacaktır diye düşünüyorum ve sizleri "sahip olup da özensiz kullandığınız fakat olmasa da yapamayacağınız herhangi bir şey var mı acaba?" sorusuyla yalnız bırakıyorum
Eyvah! Ayakkabılarım Kaçıyor
Eyvah! Ayakkabılarım KaçıyorMeryem Ermeydan · Uçan Fil Yayınları · 20223 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.