Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.14
Başı muhteşem ilk yirmi sayfa bir solukta okudum.
Ama bence yazar özellik baş sayfalara farklı bir özen göstermiş.
Ondan sonra ilerlemiyor tıkanıklar çok fazla.
Başlıq: İnanc ya da İnancsızlıq
Yazar: Umberto Eco və Kardinal Martini
Səhifə: 104
Janr: Roman
Nəşr: Nora
İnstagram- Vusalkitabblog
Hərkəsə salam
İnanclı ( Kardinal Martini) və İnancsız ( Eco) ın məktublaşmalarını əhatə edən bir əsərdir.Teologiya və əxlaq fəlsəfəsini sevənlərin bəyənəcəyi üslubda hazırlanaraq kitab formasına salınmışdır.Bu tərz kitabları oxumağı sevməyən oxucular üçün anlaşılması biraz çətin olacaq.
Oxucular kitabın təfərruatından daha çox, iki insanın "mədəni şəkildə necə mübahisə edilə bilər?" Sualına möhtəşəm cavab verilməsini bəyənilmişdir.Şəxsən mən də bunu çox bəyəndim.
·
Puan vermedi
Umberto Eco'nun "Foucault Sarkacı" (Foucault's Pendulum) adlı kitabı, derin ve karmaşık bir komplo teorisi hikayesidir. Roman, İtalya'da bir yayınevinde çalışan üç editörün (Casaubon, Belbo ve Diotallevi) etrafında döner. Bu üçlü, çeşitli ezoterik, okült ve gizli toplulukların belgelerini yayımlarken, kendi eğlenceleri için bir komplo teorisi yaratmaya karar verirler.
Bu komplo teorisi, Foucault Sarkacı'na ve dünya tarihini yönettiği iddia edilen bir gizli topluluğa dayanır. Ancak, bu hayali komplo teorisi gerçek hayatta tehlikeli sonuçlara yol açar. Gerçek ve kurgu arasındaki çizgilerin bulanıklaştığı bir dünyada, karakterler kendilerini yarattıkları hikayenin içinde bulurlar ve işler kontrolden çıkar.
Roman, tarih, felsefe, okültizm ve komplo teorileri üzerine derinlemesine bir sorgulama sunar. Eco, geniş bilgisi ve detaylı anlatımıyla okuyucuyu karmaşık bir entelektüel maceraya sürükler
1327 yılında İtalya'da büyük bir manastırda esrarengiz bir ölümle başlayan kitap seri ölümleri beraberinde getirir.
Başta polisiye edasıyla başlayıp araştırmacı rahip William ve yardımcı çaylak Adso'nun dahil olmasıyla orta çağ Hristiyanlığı hakkında muhteşem bilgiler verir.
Ardı arkası kesilmeyen ölümlerin sebebi nedir? Hristiyanlığın en büyük kütüphanesinin manastıra etkisi, olaylara dahili nedir? Arka planda dönen oyunlar, istismarlar ve dahası...
Akışı çok yüksek olan bu kadar kalın olmasa bir oturuşta biritirilebilecek anlatıma sahip bir kitap.
1980 yılından günümüze gelmesi de şaşırtıcı güzellikte.
İtalya'da Bologna Üniversitesi'nde profesör olan Umberto Eco aynı zamanda filozof, tarihçi, estetikçi ve belki de çağımızın en iyi orta çağ uzmanıdır. Gülün Adı romanı 1980 yılında yayımlanmış ve Eco'nun ilk romanı olma özelliğini taşımaktadır.
1327 yılında İtalya'da bir manastırda gerçekleşen seri cinayetleri ve bu cinayetler hakkındaki soruşturmalar anlatılmaktadır. Hem ortaçağ Hıristiyan dünyasını en derinlere kadar irdeleyen bir tarihsel roman olma özelliği; hem de muazzam bir ustalıkla kurgulanmış bir polisiye öykü olma özelliğini barındırmaktadır.
Dünya, yalnızlık yardımıyla nasıl yeniden yaratılır?
Umberto Eco kendisi hakkındaki bir belgeselde, "Kitaplarının her birini birer cümleyle özetleyebilir misin?" sorusuna Önceki Günün Adası için bu cevabı veriyor.
Roberto gemide kendisiyle baş başa geçirdiği günler boyunca geçmişte yaşadığı şeyleri zihninde tekrar yoğurarak, eskiden fark etmediği şeylerin farkına varıyor ve 17. Yüzyıl
