Tabii ki Eco'nun bilgi birikimini sorgulama gibi bir niyetim yok ama işi biraz dalgaya, biraz da anlama sınırlarının durumuna uygun olarak Eco'nun bu deneme kitabıyla ilgili şikayetçi bir kişiliğe bürüneceğim.
Bre Eco! Tüm tuşlara basıp bölüm geçmeye mi çalışıyorsun? Yazdıkların (düşüncelerin) hakkında kavrama gücümüzü artırmak için Ortaçağı Düşlemek'ten öte onlarca kitap okutmaya mı çalışıyorsun? Nedir derdin?
Başlarken ve bitirirken bir heyecan yaratıyor ama gelişme bölümünde iyice zıvanadan çıkartıyorsun. O kısımları daha elle tutulur kılsaydın ya!
Ama değinmeden de edemeyeceğim bir iki (kendimce en azından) haklı cümlem de var. Mesela Cervantes'in kaybettiği uzvu gibi. İnebahtı Deniz Savaşı'nda sol kolunu kaybettiği bilgisi varken, senin kopan bacaktan bahsetmen. (Bunu da öyle bir başlıkta bahsediyoraun ki, ironi mi yapıyorsun, bölüme mi uyduruyorsun kestirmek güç, belki de farkında değilsin) Bir diğer mesela da bahsettiği kimi bölümlerin genel bir adının zaten var olduğunu sanki bilmezmiş gibi anlatması. Kültürel farklılık adı verilen şeye göre; insanlar aynı eylemleri farklı değerlendiriyorlar. Koca bölüm sanki bu cümle ile bitirilebilirmiş gibi geldi.
Yok yok! Bu Eco, içine girdiği derinliği aktarırken hangi seviyeye aktardığından bihaber. Ya da yayıncılar Eco'nun imzasını attığı her şeyi halka sunuyorlar.