Berzah-ı havfu recâdan geçe gör nakâm ol
Dem-i âhirde ne ümmîd ü ne bîm isterler
...
Korku ve ümit merhalesinden geçip nakâm olmaya bak.
Yoksa son nefeste ne korku, ne de ümit işe yaramaz.
On iki çocuk denecek kadar genç insan çatık kaşların altından,korku,nefret karışımı gözlerle bakıyorlar. Ne kadar da masum görünüyorlar. Sanki geceleyin dışarı çıkmalarına izin vermeyen babalarına kızmış gibi bir hâlleri var. Kimseyi onların terörist olduğuna inandıramazsinız. Aralarında ellerine hiç silah almamış olanları da var ama çoğunlukla ya polis katili ya banka soyguncusu. İnancın ne kadar yıkıcı bir silah olabileceğini bir kez daha görüyorum. Bu genç beyinler,bu tutkulu kişilikler doğru bir yöne kanalize edebilseydi ülkeye ne kadar yararlı olurdu, diye yazıklanmaktan kendimi alamıyorum.
Yemin ederim ki her ne zaman yanında cehennemden bahsedilse, O kendisinin cehennemlik olduğunu düşünür; cehennem için yaratılmış olabileceğini asla hatırından çıkarmazdı. Cennet ve cehennemi daima gözünün önüne getirir; fakat ne korkusu umuduna, ne de umudu korkusuna galip gelmez idi. Her zaman korku ve ümit içinde olurdu.
–ya zaman...ya bütün bu olup-bitenler...
–zaman... her zaman aynı. güneş aynı, ay aynı, ağaçlar ve insanlar aynı, sevgi ve nefret, korku ve ümit hep aynı.
dualar aynı.
kıble tek.