İnsanların yapay olarak kuluçka cihazlarında üretildiği, yaratılmış aseptik iklimin kara ütopyası. Toplumda ki istikrarı sağlamak için önce bireyde istikrarı hedefleyen, bunun da bireyin sıkıntı, stres, korku gibi kavramlardan uzak kalmasıyla başarılacağını ve yaşamın her safhasında toplumsal yarar düzeyine indirgenmiş bir distopya anlatılıyor. Hatta insan cesedini bile kullanışlı fosfor kaynaklari olarak nitelendiriyor. Kitabı soluksuz okurken, son sayfaların da gerçeklerle o kadar yüzleştirdi ki resmen çaresiz kaldım ve kitabı kapattım. Büyük sarsıntılarla bitirebildiğim bu kitap; felsefenin, sosyal düzenin, sosyal adaletin, sosyal insanın, sosyal toplumun yani bütün usların antiütopya terkibinin en iyi yazıldığı kitap olarak, psikoloji dünyamda ve kitaplığımda ki başyapıtlardan biri olarak yerini aldı. 1984 seven okuyuculara, ısrarla tavsiye ederim. İyi okumalar.