Hava kerpiç ve zulüm kokuyor İstiyorum ki bu sokaklarda Beni direncin çiçekleri selamlasın Kapılar açılsın Yer minderlerine dertler saçılsın İçkiler yemekler uzaklarda kalsın Yalnızca bir sobanın üzerinde Umudun ve dostluğun çayı koyulansın
Sayfa 42 - Yurt Kitap Yayın/5. BasımKitabı okudu
Saati epey ilerlemiş birgünden yazıyorum sana bu kelimeleri. Huzursuz huzursuz tavana baktığım ışığın odayı ne kadar çok aydınlattığı saatler bunlar.Mutluymuş gibi görünmek güldürüyor olsada bazen , senden gelecek bir sözle kuşların içimde kanat çırptığınıda hissedebiliyorum.Ama şuan kararsızlıklar içinde her saniyenin hesabını yapıyorken zulümlerin en zulümünü yaşıyor bu yürek .Koparılan bir et parçası olsa keşke koparılan umudun yerine .Lüzümsüz verilen savaştan yorgun çıkmak yıldırmadı beni. Umutsuzluğun çökünce yüreğime zalimlerin türküsünü dinlerim her gece sana hasret kalmanın kuralıdır bu bende .Hasret kalmak ki en acınası hallerimle sana koşmak eteğinden tutup dur nereye gidiyorsun lan hayalini kurmuşken beynim, kalbim şimdi sırası değil diyor yorgun zamana karşı .Az önce dediğim gibi saati epey ilerlemiş bir günden yazıyorum sana bunları masamda koskoca heybeni sakladım içten pazarlıklı ruhunda var.Saatin sesi vurdu duvara çekilmeliyiz bu yoldan şimdi zamanı değil gülüp eğlenmenin mutlu olmanın dedi adam. Kadın uzattı saçlarını önüne sonrasıysa saçların ardından dökülen gözyaşı oldu ...
Reklam
İspanya: Bir Kanlı Gül
kimimiz altmışındadır, kimimiz gitti daha ötelere kimimiz bir avuç kemiktir çoktan İspanya gençliğimiz ispanya, bir kanlı güldür göğsümüzde açılmış İspanya, arkadaşlığımız ölümün karanlığında İspanya arkadaşlığımız; aydınlığında altedilmez umudun ve koca zeytin ağaçları yırtık pırtık ve toprak sarı ve toprak kırmızı ve delik deşik kimimiz altmışındadır, kimimiz gitti daha ötelere kimimiz bir avuç kemiktir çoktan 39'da düştü Madrid acı tatlı neler gelip geçti o gün bu gündür başından insanoğlunun İspanya 39'da düştü öfkeli sıcak sesi geliyor asturya madenlerinden 62'de; Bilbao'da aydınlığı altedilemiyen umudumuzun İspanya gençliğimizdi, İspanya gençliğimizdir İspanya, alınyazımızdadır hepimizin.
Tekin Yayınevi 1987 / Nazım Hikmet "İspanya" şiiri
Gelmiş geçmiş en iyi günlerdi, gelmiş geçmiş en kötü günlerdi; hem bilgelik çağıydı hem ahmaklık; hem inancın devriydi hem şüpheciliğin; hem Aydınlık hem Karanlık bir mevsimdi; umudun baharı, umutsuzluğun kışıydı; hem her şeyimiz vardı hem hiçbir şeyimiz yoktu; hepimiz ya doğruca Cennete gidecektik ya da tam aksi istikamete –özetle; şu an içinde bulunduğumuz döneme öyle benzer bir dönemdi ki dönemin, sesi en çok çıkan otoriteleri bugünler hakkında –olumlu anlamda da, olumsuz anlamda da– ancak ve ancak “en” sözcüğü kullanılarak konuşulabileceğini iddia ediyorlardı.
Sayfa 3 - Dönem
YANKI VE HÜZÜN Ey ahenk sultanı, renk okyanusu Kokusu mehtabı kucaklayan su Ben sana bin başlı kamburla geldim Sen bana yağmurla, gülle yöneldin Ey vefa arayan rüyanın sesi Sendendir umudun filizlenmesi Yüzüm gözlerinle ıslanmasaydı Işıkla dolmazdı kalp kırıkları Sarmasaydı beni yankı ve hüzün Sevebilir miydim hıçkırıkları...~
Kuşatılmış gecelerde isyandı sesi Umudun mazlum neferi Bin yüzyıl ağlasa da olmaz yüreğim Yüzümde asıldı kederi İlkay Akkaya
Reklam
814 öğeden 641 ile 650 arasındakiler gösteriliyor.