Hiç hakkım olmamasında rağmen hep bana sadık kalmış olmanı umuyorum. Elbet imkânsız bu. Ama umut ediyorum işte.
Everest Yayınları - Epub
Yok (yankili)
"Şimdi yokla bakalım kendini; hiç kederli olduğun oldu mu? Hiçbir umut ruhunu geleceğin bekleyişi ile tedirgin etti mi? Geceler gündüzler boyunca, yücelmiş ruhunun tutumu aynı kaldı mı? Kendinden hep memnun oldun mu? İşte o zaman insan mutluluğunun doruğuna çıkmışşın demektir." Seneca
Sayfa 122 - Olimpos Yayınları, 4. Baskı: Ocak 2023. AnkaraKitabı okuyor
Reklam
Öğretmen olmanın güzelliği burada işte. Hiç ummadığın bir yerde, bir umut parıltısı.
Bay Hennebeau taşlaşmıştı sanki. Sürekli yatağa bakıyordu. Uzun, acı dolu yaşamı gözünün önünden geçiyordu şimdi, bu kadınla evlenişi, kısa bir süre sonra ortaya çıkan ruhsal ve bedensel uyuşmazlıkları, karısının gizli âşıkları, ister istemez katlanılan korkunç bir hasta kokusu gibi tam on yıl göz yumduğu sevgilisi... Sonra Montsou'ya gelişleri, karısını iyileştirebilme konusunda beslediği çılgınca umut, kolu kanadı kırık yaşanan aylar, bol uykulu sürgünlük dönemi, onu en sonunda kendisine mal edecek ihtiyarlığın yaklaşması. Derken yeğenlerinin gelişi, karısının Paul'e yaklaşması, ondan cinsel duyguları bir daha uyanmamacasına küllenmiş bir ana gibi söz etmeye başlayışı. Ve kendisinin sersem bir koca gibi hiçbir şeyin farkında olmayışı, soyadını taşıyan, ama kendisinden başka herkesin sahip olduğu bu kadına tapışı! Hem de öyle tapış ki, başkalarından artanı ona verse, koşup ayaklarına kapanacaktı! Oysa karısı başkalarından artanı işte bu oğlana veriyordu!
Çok içten...
"Daha çok gençken herkese güvenebileceğini sanırsın. Ve senin olanlardan da kolayca vazgeçebileceğinin yanılgısına kapılırsın. Belki vazgeçmeye de çalışırsın fakat yine de yapamazsın. Ayrı olursun, gidersin. Gittiğin gibi de kapıyı tekrar çalarsın. Ama zil çalışmaz. Kimse duymaz. Kapının bir tarafında sen olursun, diğer tarafında o. Fakat
Ve sen yürüyeceksin. içinde yanmış o lambaya varma aşkının mumunu rüzgarda söndürmemeye nice özen göstererek, yürüyeceksin. Yoksa bu yolda, en ufak bir özensizlik, ruhunun mumunu söndürür. Ve o söndü mü, birdenbire, ta ötede, karanlıklar içinde, gecenin zerrelerini titreştirerek umut ışığı saçan o küçük lambanın da bir daha yanmamacasına söndüğünü görürsün. Ve o zaman, işte sen, her yönden çepçevre karanlıklarla, açılmaz ve sökülmez karanlıklarla kuşatılmış olarak, gömülmesini bekleyen bir ölüden farksızsın.
Sayfa 13
Reklam
263 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 11 days
BENDEN BİRAZ, SİZDEN BİRAZ, HERKESTEN BİRAZ....
Herkese merhabalar Bu akşam Ali Bektaş'dan Gün Yüzü eseri ile buradayım. Eserimizin içeriğine değinip daha sonra diğer hususlara geçmek isterim. Eserimiz içinde birçok karakteri bulunduran ve bu karakterlerin yaşam süreçlerinden kesitler sunaraken biraz aşk sertleştirilmiş ,biraz kişisel diyaloglar, biraz acı , eee biraz ayrılık ,bir
Gün Yüzü
Gün YüzüAli Bektaş · La Kitap Yayınları · 2021134 okunma
Bir diğer deyişle, umut eksikken insan, zamanın hiç akmadığı bir dünyada yer alır; ve umutsuzluk, işte bu anlamda, kapalı zamanın: hapis gibi olan zamanın bilincidir.
Sayfa 76 - YkyKitabı okuyor
İnsan hayatın bir yerlerinde ölüyor aslında. Ruhuyla arasına yaşamak kadar uzun bir mesafe giriyor. Ölüyor insan ve yeniden diriliyor. Umut etmek için diriliyor, başlayabilmek için diriliyor,doğru dürüst bir tek cümle kurabilmek için diriliyor işte. Sonra… Sonrası karanlık.
Beşinci Mektup Ayrılık diye bir şey yok. Bu bizim yalanımız. Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var. Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun? Güneş çoktan doğdu.
Reklam
Görünmez Şeylerin Kanıtı
Kimi zaman yalnız başıma oturup hayatın kapalı kapılarının ardında beklediğimde, kendimi her şeyden yalıtılmış ve soğuk bir sisle sarılmış gibi hissederim. Bu kapıların ardında ışık vardır, müzik ve dostluk vardır, ama ben girmem. Kader, sessiz ve acımasızca yolumu keser. Kalbim hala tutkularla dolu olduğundan, kaderin her şeye hâkim olan kararlarını sorgulamadan edemem, ama dilimin ucuna kadar gelip söyleyemediğim acı sözler, dökülmemiş gözyaşları gibi kalbime geri düşer. Ruhuma sessizlik çöker. Ardından yüzümde tebessüm ve fısıltılarla umut gelir, “Kendini unutmak mutluluk getirir,“ der. İşte o zaman, başkalarının gözlerindeki ışığı kendi güneşim, başkalarının kulaklarındaki müziği kendi senfonim, başkalarının dudaklarındaki gülümsemeyi kendi mutluluğum yaparım.
Helen Keller
Helen Keller
Hayat Hikayem
Hayat Hikayem
Kimi zaman yalnız başıma oturup hayatın kapalı kapılarının ardında beklediğimde, kendimi her şeyden yalıtılmış ve soğuk bir sisle sarılmış gibi hissederim. Bu kapıların ardında ışık vardır, müzik ve dostluk vardır, ama ben girmem. Kader, sessiz ve acımasızca yolumu keser. Kalbim hala tutkularla dolu olduğundan, kaderin her şeye hâkim olan kararlarını sorgulamadan edemem, ama dilimin ucuna kadar gelip söyleyemediğim acı sözler, dökülmemiş gözyaşları gibi kalbime geri düşer. Ruhuma sessizlik çöker. Ardından yüzümde tebessüm ve fısıltılarla umut gelir, “Kendini unutmak mutluluk getirir,“ der. İşte o zaman, başkalarının gözlerindeki ışığı kendi güneşim, başkalarının kulaklarındaki müziği kendi senfonim, başkalarının dudaklarındaki gülümsemeyi kendi mutluluğum yaparım.
Sayfa 126 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.