ey kanımda tefler çalan mevsimle gelen
sesimi çakallarla boğan gece
hüznüme vur acımı soy
beni de kuşat
boris karlof kadar masum yüzümü
karanlığınla frenkeştaynla
çünkü artık büyütmeliyim içimde nefreti
kalbim ki yıllardır iyiliğe abone
nerde bir insan görse
bırakır sevgi kuşlarını
çünkü o bağışlar yargıçlarını
kendi yasalarını kuramıyan yargıçlarını
güzelleşip bir sevginin göğsüne yatmak biraz
biraz yorgun biraz korkak bir insan sevmek biraz
dayayıp sırtını gecenin duvarına
bir ölünün ağzını dudağını öpmek biraz
Aç mezarı yokmuş, var
Daracık daracık odalar
Daracık odalarda adamlar
Bacalar, sarsılan fabrikalar
Grevcikler, kavgacıklar
Yalanlar, sahte çekler
Yasak bu bahçeler, köpek var.
Aç mezarı yokmuş, var
Haram lokmalarla süslü sofralar.
Hayran hayran acıyor
Gençliğime, halime
Şu mavi gök, mavi deniz, uçan kuş
İşe giden insanlar
İpimi çeken cellat.
Seni de seviyorum
İpimi çeken cellat
Biliyorum ekmeğin var
Boynumdaki ilmikte.
Selam alın teriyle ekmek yiyen herkese
Selam bu günü hazırlayan ölüye
Selam saçlarından asılan
Tabanından çivilenen diriye.
Selam seksen ayak merdivenli
Kara yüzlü binanın
Üst katından atılan
Berrak gözlü
Paramparça cesede.