La Freudiana

Resmin neredeyse eti vardır ve insan ona dokunmak ister ve bu öyle sık rastlanan bir dürtüdür ki müzelerde resimlere yaklaşmak bu yüzden yasaklanmıştır.
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
Latincede “raptus”, yani zihnin kendini aşarak yükselişi olarak nitelenen duruma ilk kez tanık oluyordum: Ne kendisi için konuşuyordu ne de başkaları için, sözcükler dudaklarının arasından, içi tutuşmuş bir insanın ağzından alev fışkırır gibi çıkıyordu.
Sayfa 178Kitabı okudu
Bir hastalığın teşhisin konmasından çok önce başlaması gibi, bir insanın kaderi de aynı şekilde, olaylar belirginleşip görülür hale gelmeden önce işlemeye başlar. Kader her zaman, bir insanın bedenine dıştan dokunmadan önce zihninde de, bedeninde de, içten içe yönetimi ele almış olur. Kendinde olup biteni fark etmek demek, artık kendini savunmaya geçmek demektir ve çoğunlukla boşa giden bir çabadır bu.
Sayfa 131Kitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
O boğucu korku dağılmıştı, sadece derin, tuhaf bir acı hissediyordu, nereden kaynaklandığını anlamak için kendini boşu boşuna zorladığı bir acı. Zifiri karanlık bir gecede birdenbire uyanıp da tamamen yalnız olduklarını hisseden korkmuş çocukların duyduğu cinsten bir acı…