Bundan 160 yıl önce anavatanlarından, topraklarından soykırıma ve sürgüne uğrayarak parçalanmaya, yok olmaya ve kaderlerine terk edilen millettir Çerkesler...
Atalarım...
Bir çoğu Karadeniz’de boğulup karşı kıyıya dahi çıkamadılar...
Mezar taşları bile olmadı.
Toprak yerine Karadeniz örttü üstlerini.
Ne çok öldük yaşamak için...
Vatanlarından zorla çıkarıldılar,katledildiler...
Fakat bir şeyi unuttular;
“İnsanları vatanlarından çıkarabilirsiniz.
Ama vatanlarını kalplerinden asla”
Dua ve saygı ile...
Sonsuza dek anılarınıza ve acılarınıza sahip çıkacağız...
Unutmayacağız, unutturmayacağız...
#21mayıs1864 #unutmadık #unutmayacağız
General Geyman'ın Çara gönderdiği mektuplardan biri" 1864 yılının 25 Mart günü öğle vaktinde tek bir silah sıkmadan Navaginsky kalesini, şimdi Soçi'yi aldık, Çerkeslerin son yuvalarını tahrip ettik.
Kar beyazı! Kar beyaz!
Ey berrak Hanım!
Ey Batı Denizleri'nin ardındaki Ece
Burada dolanan bizlere Işıksın sen
Burada, örülmüş ağaçlar içinde.
Gilthoniel! Ey Elbereth!
Gözlerin ne parlak, nefesin berrak!
Kar beyazı! Kar beyazı! Şarkımız sana
Uzak bir diyardan Deniz 'in ardına.
Yıldızlar onun ışıyan elleriyle
Ekilmişti Güneşsiz Yıl'da
Parlak ve berrak şimdi rüzgârlı kırlarda
Gümüş rengi tomurcuklarının altında
Ey Elbereth! Gilthoniel!
Unutmadık seni biz buradakiler
Yıldızların Batı Denizi'nde parlarken
Ağaçlar altındaki bu uzak ülkede yaşayan bizler
Şarkı bitti. "Bunlar Yüksek Elfler! Elbereth'in adını anıyorlar!" dedi Frodo hayretler içersinde. "Bu en kutlu halk Shire'da hemen hemen hiç görülmezdi. Engin Deniz'in doğusunda, Orta Dünya'da pek azı kalmıştır artık. Bu gerçekten çok tuhaf bir tesadüf!"