Kitabın bana kendimi sorgulattığı yerleri hep o 60ların karşı kültür anlayışından derlemelerle karşıma çıktı. Bence kitabın en güzel yerleri de buralardı. Fakat bazı fikir ve iddialar hem tutarsız hem de temelsiz. Ayrıca (bir üniversite hocası için) fazlasıyla subjektif cümleyle dolu bir kitaptı. Kitabın başlarında “yaralı birinin saldırganlığı” demiştim, psikiyatrinin bilime ispatlanabilir bir katkısının olmadığını söylediği yerde “fikirlerini kabul ettirmek için yanlı davranabiliyor” demeye başladım, ortalarda “hippileri severim” diyerek okumaya devam ettim, sonlarda “güncellenmemiş ve saptırılmış fikirler” diyerek baygınca ilerledim. Süper bir kitap değil ama günümüzde yaşayan bir hippinin sesini duymak güzeldi.