Bu aralar ben :D
İnsanların arasında olmaktan hiç hoşlanmadım.
Beni dışlayanlara kendimi anlatamaz mıydım? Bu ülkeyi ben de en az sizin kadar, belki de sizden çok seviyorum, diyemez miydim? Demedim mi? Dedim. Sonrasında gene suçlanmadım mı? Onların topraklarında gözüm olduğu söylenmedi mi?
Sayfa 61 - Bitmeyen KonuklukKitabı okudu
Reklam
Kesinlikle Okuyun...
Devlet malı. Meğer ben ne enayimişim! Türkiye´de Sayın Milletvekillerine ithaf olunur! Hasan Celal Güzel Efendim, artık 68 yaşında, su katılmamış bir avanak, hakikî bir budala ve gayrikabil-i ıslah bir ‚enayi‘ olduğumu itiraf ediyorum. Bana küçük yaşımdan itibaren ‚beytülmal’ın mukaddesliğini öğretmişlerdi. Hiç kimse ‚Devlet malı deniz, yemeyen
Ben bir kalem olsaydım eğer, gelip parmaklarına yaslanır, sana ipil ipil yanan yıldızlar çizerdim. Ben bir yıldız olsaydım, kim bilir kaç köşeli… Belki de Küçük Prens’in yaşadığı yıldız ben olurdum. Küçük Prens, başka gezegenlere gittiğinde, çiçeğinin bütün nazına katlanır, ona bakmaktan usanmazdım. Ben bir çiçek olsaydım, bir tutam fesleğen olurdum mutlaka. Geceleyin esen bir rüzgâr, kokumu alıp uçurur, senin yanına getirirdi. Ben bir rüzgâr olsaydım, en çok gece bekçilerinin şapkalarını uçurmayı severdim. Bir de ağaçların arasından geçerken, yaprakların çıkardığı sesi… Ben bir ağaç olsaydım, çok yapraklı bir ağaç olmak isterdim. Dallarıma konan kuşları, avcıların silahlarından saklamak için isterdim bunu. Bir bunun için isterdim. Ben bir silah olsaydım, kuşları hiç vurmazdım. Ölürdüm yine de vurmazdım...
Bugün, sen belki hatırlamazsın ama, senin ölümünden bu yana tam iki yıl geçti. Bu süre içinde ben daha iyi ve akıllı olamadım; bu fırsatı da kullanmadım. Oysa yıllar önce, bazı zamanlar, sen olmasaydın birçok şey yapabileceğimi düşünürdüm. Şimdi artık suçun kendimde olduğunu görmek zorundayım. Evet babacığım, belki hatırlamazsın ama, bugün sen öleli tam iki yıl oluyor. Kimseye asıl amacımı belli etmeden seni yaşatmaya çalışıyorum...
.. Artık gazete bile okuduğum yok. Ölesiye mutsuzum. Ne var ki, ölmek istemiyorum. Çünkü ölmek bir şeyin (yani ömrün) kullanılması, tüketilmesi, bitirilmesi değil, tamamlanmasıdır. Zaten ben günlerimi kullanmadım, biriktirdim. (Ne için?). Şimdiye dek ne yaptım? Yalnızca bir seyirciydim. Üstelik kötü bir seyirci. Bakmasını bilemedim. Çünkü bilseydim, bana gerekli olan şeyleri görürdüm. Ellerim böyle boş kalmazdı. Ama artık çok geç. Yaşlılık bu yüzden acı olmalı. Yanlışlıkla düzeltmek için zamanınız kalmamıştır. .
Sayfa 100 - YKY
Reklam
1.000 öğeden 181 ile 190 arasındakiler gösteriliyor.