Kitapta 39 başlıkta 39 yenilik tanıtılmış. Bu başlıkların arasında, ilk yazı, ilk edebi eserler, ilk meclis, ilk bereket kültü, ilk rüşvet, atasözleri, ilk vs. diye sayabileceğimiz enteresan ilkler var. Aslında genel anlamda anlatılanlara baktığımızda daha bahsedilmeyen veya bahsedilmesinde çokta fayda görülmeyen birçok yeniliğin daha Sümerlere mal edilebileceği aşikar. Kitaptaki ifadeler akıcı, birçok bölümde tabletlerin kopyalanmış bölümlerinin birer örneği ilgili bölümde sunuluyor. Ayrıca kitabın ortalarında bir yerlerde, kazılarda çekilen resimler, bulunan tablet ve heykellere ilişkin görseller mevcut ki, Sümerlerin yaşam alanlarını gözünüzde canlandırmak için kısıtlı ama büyük imkan sunuyorlar. Kitabı okudukça Sümerlerin Mezopotamya'da sadece suları çevirip tarım yapan ve bölgeyi abad eden bir kavim değil, aynı zamanda dünya uygarlık tarihinin yönünü değiştiren muazzam bir kültür ve toplum olduğunu idrak ediyorsunuz. Her ne kadar Kramer bazı hususlar açısından Sümerleri incelerken, ardıllarına göre bazı noktalarda onları noksan addetse de, bu tip satırların devamında Akadların, Babillilerin, Asurluların Sümer kültürünü kendi toplumlarına kopyaladıklarını beyan etmektedir. Bu noktada kanaatimce Sümerler açısından noksanlık olarak addedilebilecek tek husus, her alanda ilk olmalarından kaynaklanması ve yaşadıkları zaman diliminin dezavantajlarıdır. Zira tarihin başlangıcından beri uygarlıklar savaşır ve büyük bir kültürün üzerine gelen her toplum zamanla o kültürün toplumuna uyan yönlerini kendisine çevirip, gerisini yok etmeye meyillidir.