İbâdet ve tarikat ehli, olan tevbekâr, seyr-ü sülük'a bakar. Gözünün nuru olan ibadetlerden kendisini, alıkoyan ve meşgül eden engeller bulur. Düşünür. Onlar dört şeydir:
1- Dünya,
2- Mahlükat,
3- Şeytan,
4- Nefs.
Sâlik bu engelleyici geçitlere yönelir. Bunları kesmede dört şeye ihtiyaç duyar.
1-Dünyadan tecrid.
2-İsanlardan uzaklaşmak.
3-Şeytanla mücadele.
4-Nefsi kahretmek.
Sayfa 58 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
İnsan her adımını mezardan uzaklaşmak için atar, yine her adımda mezara bir adım daha yaklaşır! (Nitekim her nefesini hayatını uzatmak için alır. Yine her nefeste hayatından bir nefeslik zaman azalır!)
Öfkemiz bizim için bir endişe kaynağıdır. Aceleyle ondan uzaklaşmak ve kurtulmak isteriz ama onu bastırmak ise yaramaz. Bu, ateşi çuval bezinden bir torbaya koymaya çalışmaya benzer.
Bu kitabın beğenilmesinin önemli sebeplerinden birisi bizi can evimizden vurmasıdır. Konu kitaplar olunca tarafsız olabilecek miyiz? Kitap sevgisi denilince hepimiz için akan sular duruyor, öyle değil mi? Yoksa zamanımızın önemli bir kısmını neden buralarda harcayalım? Flört mü? Öhöm! Ne diyorduk? Kitaplar...
Başka yerde duymadığınız yeni
Sezgin Kaymaz'la tanıştığım bu kitap Musa'nın Uzunharmanlar'daki 14 numaralı eve taşınmasıyla başlıyor. Musa ailesinden uzaklaşmak için gelmiştir ancak başına geleceklerden habersizdir. Tüm mahalle bir olup Musa'yı geri göndermek için işbirliği yapmıştır. Daha eve geldiği ilk gün Musa'nın evinde garip olaylar gerçekleşmeye başlar. Ertesi gün ise beklemediği bir misafirle karşılaşır. Peki asıl misafir kimdir? Mahalleli neden 14 numaralı eve gelen her kiracıyı geri göndermeye çalışmaktadır? Davetsiz misafirin sırrı nedir? Tüm bu sorular kafanızda dönerken bir an evvel gerçekleri ortaya çıkarmak isterken akıp gidiyor kitap. Kitapta beni rahatsız eden tek şey fazlaca argo ve küfürlü sözcükler kullanılması oldu. Ayrıca ne alaka bu diye söylenip durduğum başkahramanımızın kitap boyunca devam eden mide bulantısının sebebini de kitabın sonunda anlıyoruz. Kitabin sonuna geldiğimizde hayal gücü bir hayli yüksek bir yazar olduğuna kanaat getirdim tabii ki. Sonuç olarak hayat bir denklem bu kitabı okurken de denklemler içinde kaybolup bol bol düşünme fırsatınız olabilir.
"Ya benden veya yaptıklarımdan hoşlanmayacak biriyle tanışırsam?" diye sordu Küçük Ejderha.
"Kendi yoluna gitmelisin," dedi Büyük Panda.
"Onlardan uzaklaşmak kendini kaybetmekten iyidir."
Merhaba canlar...
@inkilapkitapevi güzelliklerinden biriyle daha geldim. #zülfülivaneli seçkisinde yer alan #stefanzweig kaleminden #olağanüstübirgece okunanlar arasına katıldı.
Zweig kalemine yabancı olmayanlar, onun ne denli karakter analizi yapabilen, yaşayabileceğiniz iyi-kötü bütün duygu durumlarını, hatta yaşamayıp hayalini kurduğunuz,
“Ya benden veya yaptıklarımdan hoşlanmayacak biriyle tanışırsam?” diye sordu Küçük Ejderha. “Kendi yoluna gitmelisin,” dedi Büyük Panda. “Onlardan uzaklaşmak kendini kaybetmekten iyidir.”