Yağmurlu bir günde görmüştüm seni üstünde çubuklu formalar vardı bir anda vuruldum aşık oldum ben hayatin anlamı siyah beyazdı (şampiyon BEŞIKTAŞ'IMM❤)
Ne var ki, kimse kendisinin kendi hayatını nasıl yaşaması gerektiğini kesinlikle bilmez. Tıpkı şu, düşleri gerçeğe dönüştürmeyi beceremediği halde düş yorumculuguna kalkışan cadı gibi.
Momo bir masal niteliğinde olsa da her yaştan insanın okuyup hatta yaşamın farklı dönemlerinde tekrar okumasını gerektiren bir eser. Tıpkı küçük prens gibi . Neden diyecek olursanız kitapta ki öğeler bizim gibi hayat telaşıyla uğraşan insanlarin sıklıkla unuttuğu konuları momo ile hatırlatıyor. Bu öğeleri sayacak olursam: "dostluk" birinci sırada olur çünkü küçük bir kız çocuğunun dostlarını kötülerin elinden kurtarmak için bütün kötü adamlara karsi her ne kadar korksada dimdik karşılarina çıkıp mücadele edişini görüyoruz . Ikinci öğe ise " insanları dinlemek ". Bunun sebebi ise momo'nun insanları dinlerken onları sorgulamadan sadece ve sadece susup onlara odaklanmasi ve böylelikle insanların sorununu çözmesi. Sorgusuz sualsiz susup dinlemek belki de insanların en çok ihtiyacı olan, arayipta bulamadığı dermanlardan biri. Momo'nun da bu dermani bizlere hatirlatmasindan dolayı en azından yeri benim için çok ayrı . Zaten yeteri kadar düşünecek olursak iki ogenin de aslında birbirinin kesisim kümesi olduğunu rahatlikla fark edebiliriz. Dostluk ve insanları dinlemek teşekkürler momo. Ben çok beğenerek okudum okuyacak arkadaslarimda Insllh beğenerek okur.
MomoMichael Ende · Qanun Nəşriyyatı · 201965.9k okunma
Kendi içimde zaman zaman boguluyorum. Tüm çaresizligine ragmen gülümsemekten kendini alamadı. Ölmekten müthiş bir şekilde korkuyordu çünkü daha gerçek anlamda yasamamisti. "Şu sabahları erken kalkmak yok mu " diye geçirdi içinden . "Insanı tamamen aptallastiriyor " . Paltom bile ağır gelirken , nasıl taşırım koskoca dünyayi sırtımda? Insanı büyüklüğe götürecek yol, ancak onun küçüklüğünden geçer .ama yinede umudumu büsbütün yitirmiş değilim . Ve bu yaranın daha düne kadar acı verdiğini anımsadı. Herkes beraberinde taşıdığı bir parmakliginda yaşıyor o halde bizde gideriz..
Veren de alan da Allah'tir. Allah biraz daraltır, maaşını azaltır, sağlığınızdan alır. Bazen zorluklar verir , bazen de tüm darlıklari çekip alır. Allah'ı ilgilendirir tüm bunlar. Duanın amacı Allah'ın huzurunda teslimiyettir. Verenin ancak o olduğunu, bizim ise ihtiyaç sahibi olduğumuzu itiraf etmektir. Firavun zamanında yaşayan mümin bir kimse bunu çok güzel ifade etmiştir. Dua ile ilgili tavrı bir cümlede aktarılıyor:
"Ben işimi Allah'a havale ediyorum. " (Mû'min suresi 40:44)