"Sabahın toprakta bıraktığı izlere benzer, kağıt üzerindeki satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, "Yaşamak" da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla..."
Çin edebiyatından okuduğum ilk ve eşsiz bir tat veren eser, yaşamak ile yaşayamamak arasında ince bir çizdi...
Adıyla taban tabana zıt denilebilecek, böyle 'Yaşamak' mı olur dedirten bir hikayeye şahitlik ediyorsunuz.
Eser Çin'de köyleri gezip köylülerden dinlediği hikayelerle, halk şarkıları derleyen bir gezginin, kitabın kalanında anlatıcımız olan Fugui ile karşılaşması ve Fugui' nin hayatını anlatmasıyla gelişiyor. Olayların yaşandığı dönem, Mao' nun Çin'in lideri olduğu ve sözümona Büyük İleri Atılım projesini gerçekleştirmeye koyulduğu zamanlar.
Yazarımız Yu Hua, Mao döneminde yaşanan Kültür Devrimi'ne tanıklık etmiştir. Bu dönemin onda yaşattığı travmanın izleri de kitapta yer edinmiştir.
Kitabın kapağındaki 6 siyah çizgi, fikrimce Fugui' nin hayatındaki 6 önemli kişinin yaşamlarının birer simgesi...
Kitap için söylenecek çok fazla şey yok aslında, "al oku" dedirten, insanda müthiş bir etki bırakan, herkesin anlayıp kavrayabileceği türden okurken gözyaşlarınızı tutmayacağınız dramatik bir eser. Ölmeden mutlaka okumanızı tavsiye ederim ((:
Keyifli okumalar...