Karanlık bir akşamın ardından agam kötüydü evet eve giderken yara bile olamıyordu ve düşündğ 3 günlük kan emcüklemek yerine ölmeliydi belkide adam aşk acısından dişlerini bilemişti taş motoruyla karnı öyle guruldar olduki onun konuşur gibi tır kornası misali ses çıkarıyordu ama aşk işte vampirde olsan adamı rüzgâr esmyeb okyanus yapar kendine gel aga emcüklemen gerek çok kan var ah benim agam ah.
Bunu yaptığı anda yeni kelimelerin dudaklarına geldiğini farketti ve en tuhafı da vücudundan yeni kanatların çıkmasıydı. Bu fizikötesi kanatlar uçmak için de-ğil başka bir şey içindi ve tamamen açıldıklarındayine arkaya dönerek hem Damon'ı hem de Elena'yı saran devasa, gökkuşağı gibi renkli bir kemer oluşturmuşlardı. Telepatik olarak şöyle dedi. Tövbe Kanatları.
"Bu ve senin aptalca, inatçı gururun."
"Bu kadar iltifat etme. Uçabilirim."
"Endişelenme," dedi Elena, "bize ne olursa olsun, egonun hayatta kalacağından eminim.
"Kes sunu!" diye bağırdı Matt telaşla. "Kes şunu! Delirdin mi sen? Karşındaki Elena, Tanrı aşkına! Onu öldürmek mi istiyorsun?"
O anda Damon olmayan yaratık rahat bir tavırla ona döndü. "Yerinde olsam bunu bir daha denemezdim," dedi. Ama Matt'in duyduğu tek şey, kendi ağzından dolan ilkel bir öfke çığlığı oldu.
Elena yaratığa döndü ve dikkatli bir netlikle konuştu. "Her kimsen, cehennemin dibine git."
"Oradaydım, gördüm, yaşadım," dedi Damon. Matt'e hem korkunç hem de sevimli bir gülümsemeyle baktı.
M için Moron, A için Aptal, T için Takoz. Işte bu. Bu sıfatlar aslında tüm in- sanlar için uygunken sadece MAT için kullanılabilmesi çok acıydı. Ah, lanet olsun, sonunda bir T daha olmakzorunda mıydı? Moron, Aptal, Titrek, Takoz