Aşk bizim özgürlüğümüzdür.
Sayfa 255Kitabı okudu
Sen benim yaşamıma Lilliput'ların ülkesine ayak basan Gulliver gibi girdin!
Sayfa 114Kitabı okudu
....kadınlarda aradıkları kendi idealleridir ve bir ideal tanımsal olarak hiçbir zaman bulunamayacak bir şey olduğuna göre tekrar tekrar hayal kırıklığına uğrarlar.
Sayfa 217Kitabı okudu
“Birisine merhamet duyarak sevmek gerçekten sevmek değildir.”
Sayfa 29 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Gerçek insan iyiliği, ancak karşısındaki güçsüz bir yaratıksa bütün saflığı ile, özgürce ortaya çıkabilir.İnsan soyunun gerçek ahlaki sınavı, temel sınavı (iyice derinlere gömülmüş, gözlerden uzak sınavı) onun, merhametine bırakılmışlara davranışından gizlidir: Hayvanlara."
Sayfa 308Kitabı okudu
Aşırı uçlar, ardında yaşamın sona erdiği sınırlar demektir ve sanatta da politikada da aşırılığa duyulan tutku ölüme duyulan örtük bir özlemdir aslında.
Sayfa 106Kitabı okudu
“Mezarlık kendini beğenmişliğin taşa dönüşmüş hâliydi.”
...gereklilik, ağırlık ve değer birbirinden ayrılmaz biçimde örülmüş üç kavramdır; sadece gereklilik ağırdır ve sadece ağır olan şey değerlidir.
Sayfa 43Kitabı okudu
birbirinin tıpatıp eşi, ruhları görünmez olmuş bedenlerle dolu uçsuz bucaksız bir toplama kampından başka bir şey değildi yaşadığımız dünya.
Sayfa 57
Suçlananlar cevap verdi: Bilemedik! Aldatıldık! Bizler gerçekten inananlardık! Yüreklerimizin derinliklerinde bizler masumuz!
Sayfa 190Kitabı okudu
Nietzsche, Sonsuza Kadar Yinelenme düşüncesine bunun için yüklerin en ağırı demiştir.
Sonsuza Kadar Yinelenme yüklerin en ağırıysa, bizim yaşamlarımız bu ağırlığın karşısında göz kamaştırıcı bir hafiflik içinde belirmektedir.
"İnsan ana babasına, kocasına, ülkesine, aşkına ihanet edebilirdi ama ana baba, koca ülke ve aşk elden gidince - ihanet edilecek ne kalıyordu geriye?"
Sayfa 136 - Can YayınlarıKitabı okudu
Tutarsızdı; önce onu aldattığını yalanladı, sonra da davranışlarını haklı göstermeye çalıştı
İnsan hayatı ancak bir defa yaşanır ve kararlarımızın hangisinin doğru hangilerinin yanlış olduğunu kestiremememizin nedeni, verili bir durumda ancak bir tek karar verebilecek olmamızdır; ikinci, üçüncü ya da dördüncü bir yaşamımız yok ki çeşitli kararlarımızı birbirileriyle karşılaştıralım.
Sayfa 240 - Can yayınlarıKitabı okudu