“ Hakikati en başarılı şekilde keşfeden kişi, onunla en ufak bir ilgisi bile olmayan kişidir ! ”
Birbirimizle ve dünyayla öyle iç içeyiz ki hakikati, onunla ilgilenmeksizin izlemekle yetinemeyiz.
Reklam
Öz-anlatı, varoluşun sürekliliğini sağlamak için pe­şine düştüğü baskın bir hakikati gün ışığına çıkarma ça­basında şunları göz önünde bulundurmayı daima ihmal ediyor: insanın yaşadığı şeyi yaşadığı anda kavramaktaki yetersizliği, her cümleyi, her iddiayı delik deşik etmesi gereken şimdiki zamanın opaklığı.
Sayfa 107 - Can YayınlarıKitabı okudu
Unutmak
Dünyevi varoluşun bir şartıdır bu. Hayata tutunabilmek için bazen hakikati unutmak zorunda kalırsın.
Sayfa 142Kitabı okudu
Ben dünyayı öyle görüyorum, şöyle görüyorum, bu açıdan baktığımda şöyle görüyorum, başka bir zaman baktığımda dünyayı şöyle görüyorum, dolayısıyla dünya bana göre. Yani özneye göre bir dünya, özne tarafından görüldüğü ölçüde bir dünya, hakikati onun tarafından belirlenmiş. Şimdi, Leibniz için bu “özne olma”, öznelik konumu bunun tam tersi: Ben “dünyanın verdiği” bakış açılarından birisine yerleştiğim ölçüde özne oluyorum. Nesnelerin içerisinde, varoluşun içerisinde, dünyanın içerisinde bakış açıları var, bir öznenin bakış açısı değil bunlar, bir özne o bakış açısına yerleştikçe özne haline geliyor.
Sayfa 52 - İletişim Yayınları
“Hakikati en başarılı şekilde keşfeden kişi, onunla en ufak bir ilgisi bile olmayan kişidir! Hiç kimse güçlü duyguların kişinin algısını bozacağı gibi açık bir gerçeğin tersini savunmamaktadır.”
Reklam
140 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.