Atatürk, kendini savunmaktan aciz Türk kadınlarını savunan, koruyan kanunlar getirmişti. Atatürk, yalnızca yüzde sekizi okur yazar olan bir milletin, üç ay gibi kısa zamanda, her yaştan insanıyla okur yazar olmasını sağlamıştı. Atatürk, insanını kendi öz dilinde konuşturmuştu tanrısıyla. Kadınların güzel yüzlerini güneşe, insanların beyinlerini ışığa açmıştı. Üç beyazlar, şeker, un ve pamuk, Türk fabrikalarında üretiliyordu tıkır tıkır. Varsın arada babası ve babası gibi başkalarının gönlü kırılmış olsun! Bir vatan yaratmıştı Atatürk, bir millet yaratmıştı...
Reklam
"Ah, vatanını sevmeyen adamdan nasıl aşk beklersin?"
Bütün yazarlar sadece devletlerinin inançlarını mı aktarılmalıydı? Tek yaptığı farklı bir bakış açısı sunmak iken, bir yazar nasıl vatan hainliği ile suçlanabilirdi?
"Bazı kısa görüşlü kimseler yahudi düşmanlığını bir ırkçılık olarak telakki ederler. Bu kabil iddialar bizzat yahudiler tarafından ortaya atılmaktadır. Bilakis bizim ulvi mücadelemiz IRKÇILIĞIN EN ZALİMİ, EN ŞEDİD VE EN ESKİSİ İLE MÜCADELE'dir. Yahudilerin HAKİKİ, EZELİ ve en ŞEDİD IRKÇILIK NAZARİYESI, kendi hegemonyasının devamı için hunhar usullere sinsice çalışırken, haklı olarak doğmuş karşı hareketleri ırkçılık gibi gösteriyor."
"(...)Basın denen sihirli kuvveti ve benzerlerini yahudi erciklerinin ne kolay ele geçireceğini anlamak için uzun izahlara lüzum görmüyorum. Fakat hakiki -yani manevi ve milli kıymetleri ruhunda mündemiç- Bir münevver karşısında bu ER(!)ler bir YAHUDİ KADAR KORKAKTIR. Fakat ne yazık ki birçok dünya milletlerinde yahudi gizli ordusunun bu KANSIZ ELÇİLERİ kolayca zaferler kazanmakta, hatta yahudi kanı yerine akan bu paracıklar tertemiz millet çocuklarının kanını bile akıtmaktadır
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.