Vatan uğrunda her fedakârlığı göze alacağına, cesaretine ve azmine emin idiler. Onun için Talât'ı severler, sayarlar ve sözünü dinlerlerdi.
Sayfa 81Kitabı okuyor
Muhaliflerinizin bir kısmını beyneldüvel bir ahd ile vatandan icla ettiniz. Diğer kısmı ise, kendiliğinden terk-i vatan eyledi. Bu muhacerat [muhacirlik], bu satırların yazıldığı ana kadar devam eylemektedir. Bu suretle, birinci ikiliği izale ederken takip edilen tarz-ı hareket bu ikinci ikiliği meydana getirdi.
Sayfa 22
Ötükenciler ve Dergahcılar.
Erzurum'da bir büro, Doğu Anadolu bölgesinin, Adana'da bir büro Güneydoğu ve Mersin bölgesinin, İzmir'de bir büro Ege bölgesinin dağıtımlarını yapacak. Bütün buralarda bürolar açıldı. Başlarına adamlar getirildi. Hepsine birer kamyon alındı. 3-5 tonluk kamyonlar alındı ve kapalı kasalar yapıldı. Çalışmaya başlandı. Çalışma sistemine göre, on beş günde bir, her bölge bir tur yapacak. Bu durum Anadolu kitapçısının görmediği bir şey... Büyük yankı yaptı. On beş günde bir araba geliyor, kitabını seçiyor, hesabını görüyor, yeni malını alıyor. Gidiyor, on beş gün sonra tekrar kapının önünde araba. Bu imkân, esnafı başlangıçta çok memnun etti. Biz de, vatan kurtarıcısıyız ya, bize her gelen kitabı almıyoruz. Yönetim kurulu toplanıyor, kitaba bakıyor, inceliyor beğenmezse, olmaz diyor. O kadar ileri gittik ki; Dergâh Yayınevi, bizim arkadaşlarımızın yayınevi. Bunlar rahmetli Nurettin Topçu'nun sanırım, "İslam Sosyalizmi” yahut benzeri bir isim taşıyan kitabını çıkarmışlar; biz bu kitabın dağıtımını almadık. Kötü komşu insanı mal sahibi yaparmış, o arkadaşlar da İsmail Dayı'yı yanlarına alarak Derya Dağıtımı kurdular.”
"Allah'ın öyle zeki kulları vardır ki, bunlar,
Fitnelerden korkmuş, dünyayı boşlamışlar.
Ona dikkatle bakınca şunu anlamışlar:
Orası hiçbir diriye vatan değildir.
Bunun üzerine orasını engin bir deniz sayıp
Salih amelleri orada seyreden gemiler saymışlar."
Sayfa 22Kitabı okuyor
Enver Paşa'nın Vatan Anlayışı
Ben, vatan için, vatanın her zerresi için bütün kuvvetiyle ölünceye kadar çalısacak bir makine olmak istiyorum. Ne yapayım, bir defa vatanı her şeyden, herkesten daha fazla sevdim. Ona ebediyen sadık kalacağım.
Fakat vatan için ölmek değil, vatan için yaşamak daha kahramancadır.
Sayfa 29 - İş Bankası YayınlarıKitabı okuyor
*VATAN HAİNİ
"Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet.
Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne,
kapkara haykıran puntolarla,
bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
66 santimetre karede
Ecnebilerin tağutlarıyla ve fünun-u tabiiyeleriyle dalalete gidenlere ve onları körükörüne taklid edip ittiba edenlere binler nefrin ve teessüfler!
Ey bu vatan gençleri! Firenkleri taklide çalışmayınız! Âyâ, Avrupa'nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adavetten sonra, hangi akıl ile onların sefahet ve bâtıl efkârlarına ittiba edip emniyet ediyorsunuz? Yok! Yok! Sefihane taklid edenler, ittiba değil, belki şuursuz olarak onların safına iltihak edip kendi kendinizi ve kardeşlerinizi i'dam ediyorsunuz. Âgâh olunuz ki, siz ahlâksızcasına ittiba ettikçe, hamiyet davasında yalancılık ediyorsunuz!.. Çünki şu surette ittibaınız, milliyetinize karşı bir istihfaftır ve millete bir istihzadır!..
Lemalar -
Sayfa 120Kitabı okuyor
Sen beni gördüğün zaman gözlerini çevirmek istemiş sin, öyle mi?
Ben seni gördüğüm zaman gönlümden neler geçer bilir misin?
Göz kapaklarım bir kere yumulup açılınca ya kadar arada bütün ömrümün kaybolduğunu zannediyorum.
