Bugün dünyadaki 35. yılım, doğum günüm. Cahit Sıtkı’nın deyişiyle: “Yolun yarısı”. Bu zamana kadar yaşadıklarımdan, şahit olduğum binlerce hayat hikâyesinden, kendimce okuduğum kitaplardan, dinlediğim müziklerden, izlediğim filmlerden bir terapist olarak şunları öğrendim:
İnsan nisyanla malüldür ve fena halde hüzne, hüsrana mahkûmdur. Her hal
"İnsanlar kendilerini ölüme atıyorlardı. Bu hareketlerinin sebebi günlük ekmekleri değildi. Vatan aşkı için ölüme koşuyorlardı. Ölmeleri, vatanın büyüklüğüne inanmaktan kaynaklanıyordu..."
Sayfa 341
Millî şuurun uyanık olduğu yerlerde doktorlar sahte rapor vermez. Okula gelmeyen öğrenci hastaydım diye yalan söylemez. Millî şuurun olduğu yerde hiçbir zaman yalan söylenmez. Kadınlar ve erkekler aşkı, millet ve vatan duygularından üstün tutmaz. Sancak kutlanır ve saygı görür. Milli renkler her zaman ululanır. Bayrak katlanmak için bile yere değdirilmez. Atalar mezarlarında hayvanlar otlamaz ve hele fâhişeler ve yabancı kanı taşıyanlar orada zina yapacak kadar müsâmaha görmez. Küçük büyüğün, öğrenci öğretmenin, memur amirin aleyhinde söz söylemez. Kadınlara saygı gösterilir. Kadınlar kokotloşmaz.
Bu incelemeyi bir o kadar çok yapmak isteyip bir o kadar da nasıl toparlayacağım konusunda tereddütte kalmamı hesaba katmazsak gelin detaylara bakalım. Kitabı alıp okumadan önce
Hüseyin Nihal’in fikir dünyasına bir göz atmakta fayda var diye düşünüyorum. Herkes kitaplarında kendinden izler taşıyor fakat Atsız bu kitabında açık bir şekilde
Yüreği vatan millet bayrak aşkı ile çarpan bütün güzel yureklerin 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı tebrik eder hep birlikte Mutluluk ve huzur içinde böyle güzel günlere ulaşabilmeyi temenni ederim...
KEŞKE-SEMA SOYKAN,500 sayfa
-Bir Köy Enstitüsü Romanı-
“Keşke,özlem ya da pişmanlık ifadesidir”
Bir dönemi,aynı zamanda da muhteşem bir aşkı anlatan,yaşatan,gözyaşları içinde okunan,yarı kurgu ,çoğu gerçek olaylara dayanan muazzam bir roman.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
1940-1980 yılları arası…Türkiye’nin yaşadığı karanlık dönemler,
Bir dürbünün ters tarafı gibi bu dünya
En büyük şey, en asil şey küçülür burda.
Burda yalan para eden biricik iştir,
Burda her şey bir yapmacık, bir gösteriştir.
Kimi coşar din uğruna geberir, yalan!
Kimi gider vatan için can verir, yalan!
Bir filozof yetmiş eser yazar, yalandır;
Bir kahraman istibdadı ezer, yalandır.
Şairlerin büyük aşkı fânî bir kızdır.
Bu dünyada herkes sinsi, herkes cılızdır.
Ne hakikî aşktan burda bir çakan vardır.
Ne de onu görse dönüp bir bakan vardır.
Her büyüklük cüzzam gibi dökülür burda,
En muazzam ölüm bile küçülür burda.
Bir dürbünün ters tarafı gibi bu dünya
En büyük şey,en asil şey küçülür burda.
Burda yalan para eden biricik iştir,
Burda her şey bir yapmacık,bir gösteriştir.
Kimi coşar din uğruna geberir, yalan!
Kimi gider vatan için can verir, yalan!
Bir filozof yetmiş eser yazar, yalandır;
Bir kahraman istibdadı ezer, yalandır.
Şairlerin büyük aşkı fâni bir kızdır,
Bu dünyada herkes sinsi, herkes cılızdır
Ne hakikf aşktan burda bir çakan vardır,
Ne de onu görse dönüp bir bakan vardır
Her büyüklük cüzzam gibi dökülür burda
En muazzam ölüm bile küçülür burda
MUTLU AŞK YOKTUR
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman
Ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini
Ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi
Ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi
Hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an
Mutlu aşk yoktur
Hayatı Bu silahsız askerlere benzer
Bir başka kader için giyinip kuşanan
Ne yarar var
Namık Kemal o dönemin şartlarını eserde çok iyi yansıtmış.Milli duyguyu okuyucuya kazandırıyor.
Kitap her ne kadar bir tiyatro oyunu olsa da okurken bu hissi almıyorsunuz.Vatan aşkı dolu bir kitap. Nihayetinde tarihimiz kadın kahramanlar ile dolu. Eserin mutlu sonla bitmesi, güzel tesadüfler sonucu yıllardır birbirini görmeyen ve öldü sanan insanların birbirine kavuşması da kitabın coşkusunu artırıyor. Ayrıca birçok özlü söz de kitaba oldukça renk katıyor.Namık Kemal'in bu eserinde baştan sona vatan sevgisi işlenmiş. herkese bu kitabı tavsiye ederim.
Vatan Yahut SilistreNamık Kemal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201821,3bin okunma