Bir kadının dudaklarında değildir aşk. Bedeninde hiç değildir. Aşk, kadının göz kapaklarındadır. Kadın, göz kapaklarında saklar o adamı. Ne kadar yanarsa yansın canı, ağlayamaz bazen. Sımsıkı yumar gözlerini. Adam hep orda kalır. Kadın, asla bırakmaz adamı. Kadın, asla vazgeçmez ondan...
Bu hususta bir Türk gibi dirayetlidir o*. Ama ne Türklük, herkesi şaşkına çeviriverir. Mezara koysan huyundan vazgeçmez.
*"Il est un turc là-dessus; O, bu hususta tam bir Türk'tür."
SİYAHIN KELEBEĞİ
Uzun zaman sonra aşk dolu bir kitap okudum. Yazarın kalemiyle ilk kez tanıştım bu eser sayesinde. Kalemi gerçekten muhteşem, akıcı bir dil, harika bir kurgu. Okurken bazen; yaşanan olaylar gözünüzün önünde canlanıyor, bazen de; aşkı, acıyı iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Eser hem Tolga hemde Meyra'nın anlatımıyla bölüm
Yaşamak... İnsanlığın ortaya çıkışından günümüze kadar olan süreçte, yaşamak ve yaşayabilme hissi hep kendi içinde zorluklar barındırdı. Bir ortama uyum sağlayabilme ve düzenini kurma şeklinde açıklayabileceğim yaşamak hissi, her dönem insanlığın temel problemi haline geldi. İnsanlık hep belirli dönemlerde büyük savaşlar, salgın hastalıklar,
General Marden, "Şaşırmakta haklısınız." dedi, "askeri kuramları altüst eden bir savaş bu. Hiçbir tahminimiz tutmadı. Türk ordusunun uyguladığı karmaşık savunma yöntemini çözemedim."