Hiç tanımadığım, hiç görmediğim
Birini severim ölürcesine
Bazen varlığıyla ürperir içim
Hatta aşinayım ılık sesine
Birini severim ölürcesine
Ne o beni görsün, ne de ben onu
Bu masmavi rüya sürsün böylece
Ne başı bilinsin, ne gelsin sonu
Onu düşüneyim gündüz ve gece
Bu masmavi rüya sürsün böylece
Böyle bir sevgiye ömür az gelir
Ben bir hayal sevdim ölürcesine
Ey! Hayal madde ol, karşımda belir
Kanayım ömrümün her gecesine
Ben bir hayal sevdim ölürcesine..
-Ah zalim! Ah hain! Ben onu o kadar seviyordum! O ise beni aldatmak için severim meverim dermiş. Yalandan bir muhabbet gösterirmiş. Beni gerçekten sevseydi böyle sebepsiz yere kovar mıydı? Ah! Erkeklerin sevgisine inanmak, onların sadakatine aldanmak ne büyük bir kabahat! Ah biz zavallı kadınlar!
Bir kadın seviyorsa teferruattır geriye ne varsa. Çünkü her şeylerini ortaya koyarak severler genelde. “Ben seni severim sevmesine de toplum buna hazır değil,” argümanına tepki olarak doğmuşlardır. “Ben seni severim, ne kalbim ne de toplum umrumda değil,” derler. Kimi zaman kalpsiz olmaları aslında bu yüzdendir. Bazı adamcıkları severken kalplerini ortaya koymuştur ve kırılgandır kalpler. Cam gibidir. Kırıldıysa onu tamir etmek imkânsızdır. Bir kadının kalbini kırıp geri kazanmak, kopan bacağı tekrar yerine takmak kadar zordur...