Genç hanımlar, diyebilirim, ve dikkat edin kapanış konuşması başlıyor, benim nazarımda sizler utanç verecek derecede cahilsiniz. Önemli sayılacak hiçbir keşifte bulunmadınız. Hiçbir imparatorluğu sarsmadınız, ya da bir ordunun başında savaşa gitmediniz. Shakespeare'in oyunlarını siz yazmadınız, bir barbar kavmi asla uygarlıkla tanıştırmadınız. Mazeretiniz ne? Dünyadaki, hepsi de alışverişle, işletmelerle ve sevişmekle meşgul olan siyah, beyaz ve esmer tenli insanlar kaynayan sokakları ve meydanları ve ormanları işaret ederek başka işimiz vardı diyebilirsiniz, içiniz rahat olarak.
Sayfa 121 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
SÖYLEMELİYİZ BİLSİNLER
Şermin Yaşar’ın ilk okuduğum romanı oldu ve kesinlikle sonuncusu olmayacak. Gerek hikayesi açısından gerekse karakterlerin ağzından çıkan bazı sözler öyle içinize işliyor ki anlamsız anlamsız duvara baktığınız oluyor. 200 sayfa su gibi akıp gidiyor. Bazı romanlarda keşke daha uzun olsa diyordum yahut daha kısa da olabilirmiş diyordum ama bu roman
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20233,733 okunma
İçe Kapanış
Derdim: yeter, sakin ol, dinlen biraz artık; Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam, Siyah örtülere sardı şehri karanlık; Kimine huzur iner gökten, kimine gam. Bırak, şehrin iğrenç kalabalığı gitsin, Yesin kamçısını hazzın sefil cümbüşte; Toplasın acı meyvesini nedametin Sen gel, derdim, ver elini bana, gel şöyle. Bak göğün balkonlarından, geçmiş seneler Eski zaman esvaplariyle eğilmişler; Hüzün yükseliyor, güleryüzle, sulardan. Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi.
Charles Baudelaire
Charles Baudelaire
5. sınıfların tahtaya ben yazmadan yazamama sorunu var 🤦‍♀️oysa sadcee başlık attırmak istemiştim🤷🏻‍♀️ -hocam hangi renk kalemle yazıyoruz¿ -hocam bir daha söyleyin¿ -hocam ben defterimi evde unuttum napacağım¿ Ben : yazdı mı herkes ¿ -evet -hayır Kapanış 🤭
Pietâ, Vatikan Aziz Petrus Bazilikası, 1498-9
Bir gün Michelangelo gene oradayken, Lombardiyalı kalabalık bir grup, mihrabın önüne doluşmuş, yorumlar yapıyor, övgüler yağdırıyor, hayran hayran yapıtı seyrediyordu. İçlerinden biri şöyle dedi: "İyi de, kim yapmış bunu?" "Sorduğun soruya bak!" dedi Lombardiyalılardan biri. "Şu bizim Milanolu Cristoforo Solari, hani lakabı 'Gobbo' ('Kambur') olan!" Aynı akşam, Michelangelo kiliseye döndü. Bir sütunun arkasına saklanıp kapanış saatini bekledi. Sonunda, kapılar kapanınca içeride kaldı. Yanında bir mumla aletleri vardı. Ve bütün gece boyunca, büyük bir gayretle ve sabırla, Meryem'in göğsünün üzerinden geçen kuşağa adını kazıdı: Michael Angelus Bonarotus Florentinus Faciebat ("Floransalı Michelangelo Buonarroti yapmıştır").
Sayfa 49 - Pietâ, Vatikan Aziz Petrus Bazilikası, 1498-9
Reklam
Bir kaç dost buluşması, kaygısız sohbetler, baharı selamlama ve kapanış... Bir kaç sayfa kitap okuyayım derken işittiğim laflar. :)
Eksik kalmaya çalıştım... Gerçekten
youtu.be/U_O3MRkFVZs?fea... evet giriş bu şekilde olsun istedim. Eğer açtıysanız milyon teşekkür sunarım, açmadıysanız, Universal'ın minnion singing introsu Ba ba baaa ba ba ba ba ba baaaa dın dınt! : ♤ Ben Elif, ikinci ismimi söylememe gerek var mı emin değilim, arkadaşlarımı eskiden bana iki ismimle hitap etmeleri için
246 syf.
·
Puan vermedi
·
20 saatte okudu
"Ben ne yazık ki köşedeki sokaktaki, BİM marketiydim. Sattığı ürünleri bir reyona koymak yerine kolilere istiflemesiyle; dağınık, özensiz ama samimi yapısıyla tıpkı bana benziyordu. Asla bir Migros ya da Bauhaus olamayacaktım ya da belki de olmak istemiyordum" hepimiz bence minik bim marketleriz. ne kadar inkâr edip entel takılmaya çalışsak da doğrular maalesef acıdır. umut sarıkaya ilk defa okuduğum ilk defa duyduğum bi yazar-karikatürist oldu. hayatın içinden gerçekçi tespitlerini komedi yoluyla bizlere sunması tespitlerin acı vericiliğini azaltıyor gibi hissettirse de aslında daha sert bi şekilde yüzümüze vurulduğunu fark ettim. (etmez olaydım) yazarın mizahi kişiliğinin yanı sıra edebi bilgisi de fazlasıyla güzel ve zekice yapılmış edebi şakalara boool bool rastlayabilirsiniz. okurken sadece gülmekle yetinmeyip kahkaha attığım anlar oldu. özellikle kıymalı poğaça, bim tespitleri. eski sevgiliye ve gelecekteki çocuğuna mektup kısımları eğlendirdi. sadece rahatsız eden kısım okurken ulan adamın hayatına bak dolu dolu bi de benim yaşantıya bak 20 yaşımı böyle mi hayal etmiştim böyle mi düşünmüştüm gibisinden ufak çaplı isyanlar sonrasında düşünmemeye çalışıp düşünmemeye çalıştığım için daha çok düşündüğüm ve kafayı yediğim o evre. ve kapanış.
Benim de Söyleyeceklerim Var!
Benim de Söyleyeceklerim Var!Umut Sarıkaya · Mürekkep Basım Yayın · 20051,209 okunma
BEYZA ALKOÇ - BUL BENİ
Üç gün sonra on sekizinci yaşıma giriyordum ve şu an karakoldaydım. On yediye harika bir veda... Muhteşem bir kapanış...
Reklam
İçe Kapanış
"Derdim: yeter, sakin ol, dinlen biraz artık; Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam, Siyah örtülere sardı şehri karanlık; Kimine huzur iner gökten, kimine gam. Bırak, şehrin iğrenç kalabalığı gitsin, Yesin kamçısını hazzın sefil cümbüşte; Toplasın acı meyvesini nedametin Sen gel, derdim, ver elini bana, gel şöyle. Bak göğün balkonlarından, geçmiş seneler Eski zaman esvaplariyle eğilmişler; Hüzün yükseliyor, güleryüzle, sulardan. Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran Geceyi dinle, yürüyen tatlı geceyi."
Charles Baudelaire
Charles Baudelaire
Adolf Hitler
Hitler ender bir insandı. Biyograflar ve tarihçiler hiç empati kapasitesi olmadığını düşünüyorlar, belki de bunun sebebi soğuk ve şiddet içeren bir çocukluktu. Kötü bir eğitim almış, tembel, fiziksel olarak çirkin olsa da dinleyicilerini kendine hayran bırakmış, karanlık bakışıyla karşı karşıya kalanları hipotezi etmiş ve bir ulusu dalkavukluğun
Sayfa 490 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Annelik serüvenimin kısa özeti: İyi ki varlar, nerden de doğurdum, olsun yine de iyi ki varlar, sanırım delirdim yoksa neden bi insan kendine bunu yapar, iyi ki varlar, eğitimin sisteminin bu kadar b.ktan olduğunu bilsem asla doğurmazdım, iyi ki varlar, ne kadar yetersiz ve kötü bi anneyim hiç anneliği haketmiyorum, yine de iyi ki anne olmuşum. İstiklal marşı ve kapanış.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.