28/06/2024 - 04:39
Merhaba,
Dünya düzeninin bozulması ve giderek kötüleşen durumlar, özellikle de savaş söylentileri, sosyolojik açıdan önemli bir konudur. Günümüzde yaşanan bu tür olaylar, toplumsal dinamiklerin ve küresel ilişkilerin karmaşıklığını gözler önüne sermektedir.
Sosyologlar, bu tür belirsizlik ve çatışma dönemlerini analiz ederken
Bizim için neyin doğru olduğunu bulana kadar bize öğretilen doğrularla yetiniriz. Ne kadar içimize sindiği çok önemli değildir. Çünkü bizler birer minik insanızdır ve içine doğduğumuz insanların bizden önce yaşadıkları doğruları (travmaları, tecrübeleri ve kabul ettikleri inançları ) vardır. Ve her sorumluluk sahibi yetişkin gibi bizi korumak
Her insan farklı duyguları rahatsız edici bulur. Ben ise "boşluk" hissini rahatsız edici buluyorum. Hiçbir şey hissetmemek rahatsız edicidir bence. (Ki hiçbir şey hissetmemekten rahatsız olurken de bir şey hissetmiş oluruz.) Ne yapacağını bilememe, tıkanma, amaçsızlık gibi hisler rahatsız eder insanı. Çünkü insan amacı yoksa ne yaşayabilir ki? Yaptığımız neredeyse her şeyin bir amacı varken senin amacın olmaması rahatsız eder seni. Bu duygu seni amaçızlığa iter amaçsızlık ise hiçbir şey yapmamaya...Bu döngü sürer gider. Ta ki son bulana kadar. İşin garip tarafı bu duygudan nasıl ne zaman çıktığını da hatırlamazsın. Sadece çıkmış olursun. Ve yapabileceğin tek şey bir daha bu duyguyla karşılaşmamayı ummaktır. Sizce en rahatsız edici duygu nedir?