.
"Belki bana yeniden aşık olursun."
"Lanet olsun," dedim, "artık seni yeterince seviyorum. Ne yapmak istiyorsun? Beni mahvetmek mi?"
"Evet. Seni mahvetmek istiyorum."
"Güzel" dedim. "Ben de bunu istiyorum."
.
.
.
‟Eski şeylerin hepsine veda etmek istiyorum. Ben de Perulu dev gibi güney denizlerinin ormanları içine kendimi gömmek, istediğim gibi yaşamak istediğim gibi sevişmek, istediğim gibi şarkı söyleyip yok olmak istiyorum.ˮ
Tomris Uyar, Otuzların Kadını
“Onsuz yaşamayı düşünemediğin birine nasıl veda edebilirsin? Hoşçakal demedim. Hiçbir şey demedim. Sadece yürüyüp gittim. O gecenin sonunda, karşıdan karşıya geçmek için en uzun yolu seçtim.”
🎬 My Blueberry Nights, 2007
Bence savaştan kar edecek ve kışkırtan insanlar daha savaşın ilk gününde o savaşta çarpışacak, ülkelerinin sadık vatandaşlarının hukuki temsilcileri tarafından kurşuna dizilmeli.
aylardan mayıs..
ve zaman aynı yerde akıyor da geçmiyor gibi..
ya da geçiyor da yüzüme esen bu rüzgar bana fark ettirmiyor gibi..
hangisi bilmiyorumm..
seninle tanıştığımız günlere yaklaşıyorum..
gelen bahar bunun habercisi his ediyorum..
yüzüme esen rüzgar burnumu sızlatıyor..
evet evet yanlış anlamadın ya da anlamdırmanda yanlışlık
Ervin.
Rüzgâr, barış, onur ve veda anlamına gelen benim ismim. Daha sonra bu ismin yerine gelen başka bir isim.
Hera.
"Herkes adını bilecek."
Bir kalp atışı.
"Sen, bizim eserimizsin.
Bir kalp atışı daha,
"Sen, bizim en güçlü silahımızsın.
Ah! Müzeyyen.. Hikayenin tümü seninle var oluyor sürekli seni anıyor, seninle yaşıyor resmen.. Kaybettiği ise bir ömür ve ardında kalan güzel anılar.
Mahallelinin en sevdiği kişiydi Müzeyyen memleketinden üniversite okumak için gelmiş, aklı ve becerisiyle de herkesin gönlünü kazanmıştı özellikle indiği otobüsten delinmiş biletlerini verdiği