Yazsam şiir olursun, söylesem türkü, sussam mâtem..
Bir yüreğe bir kalbe sığınmak ne cüret, anlayacak tek bir insan dahi bulamazsınız caddeler dolusu kalabalıklarda.. Bu yüzden kelimenin tam anlamıyla Allah'tan başka sığınıcak bir liman bulamayız kendi dünyamızda.. Başka insanları başkalaştırmaktan değil. Tarif etmekte bile zorlanırız.. Sayı o kadar az ki.. Kadınlarda bile yok denilecek kadar
Sadâkat ve vefanın en güzel örneği..
Ebu'd-Derdâ'nın vefat anında yanında bulunan hanımı Ümmü'd-Derdâ şöyle duâ etti: "Allah’ım Ebu'd-Derdâ beni dünyada istedi, sen beni ona nasip ettin ve o benimle evlendi. Şimdi bende onu senden öte tarafta istiyorum. Ne olur cennette beni ona nasip et." Ebu'd-Derdâ hanımının bu duâsını duyunca, sevindi, duygulandı ve dedi ki: "Benden sonra evlenme inşallah cennete beraber olalım." Bu konuşmaların ardından Ebu'd-Derdâ kelime-i şehadeti getirerek vefat etti. Lokman b. Âmir diyor ki: Ebu'd-Derdâ'nın vefatından sonra Şam valisi Muaviye b. Ebî Süfyan, Ümmü'd-Derdâ ile evlenmek istedi. Ona birçok şey vaat etti, binlerce dinar mihr teklif etti; ama Ümmü'd-Derdâ cennette Ebu'd-Derdâ ile beraber olma arzusu ile bu teklifleri kabul etmedi..
Reklam
SİZİN HİÇ FREDDY’NİZ OLDUMU….? Yani kabusunuz,…… Öyle çok değer verip de, bir zaman sonra hiç de değmeyecek biri olduğu kanaatine vardığınız… Sizi hayal kırıklığına uğratan, o kadar da önemli biri olmadığına karar verdiğiniz… Komplekslerine esir olup, egolarını terk edemeyen bir arkadaşınız oldu mu…. Kendine şuursuz ve anlamsız bir şekil de