112 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 hours
“Ömer, benim İstanbul’da gördüğüm ilk manzaraydı. Başka da görmedim zaten…” Üçüncü sayfa haberleri kdon cinayetleri ile doludur. Öyle bilinir, öyle söylenir. Gerçi artık gazete okuyan da kalmadı, bilinmemesi de normal gibi görünüyor. İşte Leyla da onlardan biri. Görmezden gelinen, yalnızlığına bırakılmış, kendi kendine çözümler bulmaya çalışan bir kadın. Leyla’nın içinden geçenleri okumaya hazır mısınız? Onun iç sesi neler söylüyor bizlere, nasıl sitem ediyor, nasıl öfkeleniyor? Okumalısınız. Kitabın ismi bir ilaçtan geliyor Antabus isminde. Eşinin yemeklerine katıyor Leyla, kocası içkiyi bıraksın diye. Bilin bakalım bu aklı da ona kim veriyor? Gönüllü refakatçi Ülker abla :) Yazarın Ülker ablası burda da karşımıza çıkıyor. Bizden, aramızdan insanları okumak, onların düşüncelerini duymak, onlara hak vermek çok güzeldi. Mizahi bir dille yazılmış olsa da aslında çok acı gerçekleri tokat gibi yüzümüze çarpıyor Seray Şahiner. Peki ya siz kimin tarafındasınız? Zulüm çekerken kadınlar eğer susuyorsanız kusura bakmayın siz de onun tarafındasınız. Erkek tarafındasınız. Okuyalım, okutalım. Hadi bakalım #alıntı “Depresyon zengin hastalığı kızım! Bize gelmez. Biz kanser oluruz, verem oluruz, ülser oluruz…” Antabus, Seray Şahiner
 Antabus
 AntabusSeray Şahiner · Everest Yayınları · 20193,550 okunma
456 syf.
·
Not rated
·
Read in 6 days
“Bu kitabı ilk kez okuyorsanız ve travmatik bir deneyim geçmişine sahipseniz içerikte son derece rahatsız edici unsurlar bulunduğunu unutmayın ve okuma hızınızı buna göre ayarlayın.” diyor kitabın başında. Gerçekten o kadar korkunç, ağır vakalar var ki içerisinde, okurken çok üzüldüm. İşin kötüsü de bunları çocukların yaşıyor oluşları. Henüz
Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk
Köpek Gibi Büyütülmüş ÇocukMaia Szalavitz · Koridor Yayıncılık · 20177.4k okunma
Reklam
176 syf.
·
Not rated
Komedi türünde, ders veren nitelikte tiyatro eserleri kaleme alan Moliere'i bu kez George Sand'ın bakış açısıyla Moliere'in hayatına ve duygularına odaklanarak tiyatro metni olarak okuyoruz. Oyun beş perdeden oluşuyor ve her bölümde Moliere'in hayatında önem arz eden olayları gündeme getiriyor. Ve okurken aklımdan şu düşünce
Moliere
MoliereGeorge Sand · İş Bankası Kültür Yayınları · 202255 okunma
48 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 3 hours
Spoiler içerir (tanıtımdan*)
Kitap teması ölüm etrafında dönen beş kısa öyküden oluşamaktadır. Toplumsal konumların ve ekonomik durumların insanların ve çevrelerindeki kişilerin ölümlerini nasıl şekillendirdiği bu öykülerde anlatılmaya çalışılmıştır. Kitabın ilk öyküsünde Emile Zola elli beş yaşındaki Kont de Vertueil’in ölümünü ele almıştır. Bahsedilen Kont, Paris’in en
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Kızıl Panda Yayıncılık · 202315.5k okunma
320 syf.
8/10 puan verdi
İnsanlık, ilk insanın oluşumundan beri süregelen çok uzun bir zaman dilimini ve gelişim yolunu içeriyor. Nüfuslar arttığından beri, insanlık tarihinde etkileri korkutucu boyutta olan salgın hastalıklar yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Kolera, İspanyol gribi, verem gibi türevleriyle geçmişte çarpıcı izler bırakmış olan salgın hastalıklar, yeni
Aşı
AşıUğur Şahin · Kronik Kitap · 017 okunma
208 syf.
·
Not rated
·
Read in 35 hours
Sağlık mühim.
Sağlık çok mühim. Bir milletin sağlığıda iyi olmak zorunda. Sağlıksız toplumlarda gelişmişlikte ona göre şekillenir. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Bu sebeple sağlığımıza dikkat etmeliyiz. Devletlerinde temeli buna göre şekillenmeli ve ona göre milletini her daim düşünecek kararlar almalı ve ona göre kurumlarını kurup, geliştirmelidir. Ülkemizde sağlık sistemini Sağlık Bakanlığı yürütmektedir. Bu sebeple sağlık kurumları iyi olmalıdır. Teknolojik ve hijyen bakımdan sürekli gelişmeli ve düzeltilmelidir. Bu eseri okuduğumda sağlık sisteminin iyi olmadığı, yöneten kesiminin umrunda olmadığı ya da insanların sağlığı kötü olduğu için hastane çalışanlarına bağlı olduğu için ses çıkartamadıkları anlıyorum.Bürokrasi kesiminin insanların sorunlarını çözmek yerine oradan oraya gönderdikleri ya da işi uzatıp durdukları, yöneten ile yönetilen arasında dağlar kadar fark oluştuğunu anlaşılıyor. İnsanlar zaaflardan yararlanmayı sever , hiciv şeklinde yazılan bu kitapta sağlık sisteminde de verem gibi o dönemin hastalığı olan yılları sağlık sistemini hem güldürerek hemde eleştirerek iyi anlatmış. sadece kitapta çok farklı ve fazla tipleme var. onları çözmek zorlaşıyor. Daha fazla hikaye şeklinde tiplemeye gidilseydi olurmuydu bilemiyorum. Ancak tipleme karmaşası sebebiyle hikaye bütünlüğünden bazen uzaklaştım ama beni güldürdü kitap.eski Türkiye dedikleri günleri okuyor olmakta sevindirdi. Selametle kalınız vesselam
Pijamalılar
PijamalılarRıfat Ilgaz · Çınar Yayınları · 2017420 okunma
Reklam
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 41 days
Gogol'e Mektup incelemesi
Belinski, etkin olduğu 1840 lı yıllarda o dönemin aydınlarınca çok tartışılmış Batıcılık - Slavcılık cepheleri arasında batıcıların başını çeken en önemli isimdir. Döneminde yazdığı edebi eleştirileri ve sanat, tarih, felsefe hakkındaki fikirleri çağının çok ötesinde bir düşünür olduğunu kanıtlar niteliktedir. Kitap; ismini verem hastalığı nedeniyle tedavi için yurtdışında bulunduğu dönem Gogol'e yazdığı mektuptan alır. Mektupta Belinski, Çarlığı yadsır ve halkı yüzyıllardır çilecilik, sofuluk, mistisizm gibi düşüncelere soktuğu için kınar. Gogol'ü son dönemlerinde temayül ettiği slavofil çizgisinden dolayı gericilikle ve kaybolmuşlukla suçlar. Mektup, Belinski'nin ölümünden sonra Rusya'da illegal yollar ile çoğaltılır ve batıcıların doktrini haline gelir. O dönemde mektubu okumak bile idam sebebidir. Dostoyevski ve iki kardeşinin de içinde bulunduğu Petraşevski Çemberi üyeleri de yargılanmaktan nasibini alır. 8 ay süren yargı sonrasında aralarında Dostoyevski'ye de verilen idam kararı son anda Sibirya sürgününe çevrilir. Rus edebiyatı severlerinin, dönemi daha bütünsel anlamaları açısından okuması en elzem kitaplardan birtanesidir.
Gogol'e Mektup
Gogol'e MektupVissarion Belinski · Evrensel Basım Yayın · 200411 okunma
368 syf.
7/10 puan verdi
Verem...
Yazar Mahmut Yesari, vereme yakalanınca tedavi sürecinde sanatoryumda kalmış ve iyileşmiş. Oradaki sürecinden esinlenerek başkarakter olan hasta Melike'yi ortaya çıkarmış. Evli olan Melike, ciddi hastalığı neticesinde sanatoryumda tedavi görüyor ve arada evine gidiyor. Ve bu imtihan süreci içerisinde o, bedenî iyileşme süreci dışında çevresinde dönen dolaplar karşısında ne kadar güçlü olması gerektiğini kendi kendine öğreniyor. Yani hastalık ve yalnızlık ile baş etmek onu güçlendiriyor. Bunları atlattıktan sonra gerisi hikâye der gibi. Sonuçta kendimize dikkat etmeyip üzülürsek olan yine bize olur.
Dağ Rüzgarları (Günümüz Türkçesiyle)
Dağ Rüzgarları (Günümüz Türkçesiyle)Mahmut Yesari · Kapra Yayıncılık · 202210 okunma
123 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.