Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

oğuz yiğit

oğuz yiğit
@vet28
Ne yaparsan yap, Pişman Öleceksin. Belki yaptıklarından, belki yapamadıklarından. Dostoyevski
Sabitlenmiş gönderi
Zevkin bu dünyada acıya ağır bastığı veya en azından, bu ikisinin eşit ağırlıkta olduğu yönündeki iddianın doğru olup olmadığını kısa süre içinde anlamak isteyen, bir başka hayvanı yiyen hayvanın hisleriyle, yenilen hayvanın hislerini karşılaştırsın. Arthur SCHOPENHAUER
Reklam
Hiçlik
Bergson şöyle der; “Doluluğun, boşluğun kanaviçesinin üzerinde bir işleme olduğu, varlığın hiçliğin üzerine bindiği ve “hiçbir şeyin” in temsilinde “ bir şey”inkine göre azının olduğu düşüncesinden kurtulamıyorum”
Sayfa 62 - insan yayınevi 1. basım 2023Kitabı okudu
İnanmak
Doğru, yargı özgürlüğü olmadan hiçbir şeydir. Hakikat olarak hakikati kuran özgürlüktür. Öğretim işte bu nedenle çok zordur. Eğer tek görevi hakikati anlatmak olsaydı hem çok kolay olurdu hem de bir hiç olurdu. Öğretmenin aynı zamanda düşünmeyi öğretmesi gerekir ve bu hakikatin bir tekniği değildir. Doğru hiçbir zaman inancın nesnesi olamaz. İnanmak yargıdan bağımsız değildir ve doğrunun doğru olması için ona hür biçimde ulaştığımızı varsayar. İşte düşünce bu tür harekette kendi kendisi olur.
Sayfa 35 - insan yayın evi 1. basım 2023Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İstenç
Descartes istencin yargı meselesinde ki rolünü son derece önemser. Yargılamak, istencin bir edimiyle bir şeye kanaat getirmek, anlama yetimizin bir algısına evet demektir. Anlama yetisi bir fikri algılar ancak kemdi kendisinde yargılama gücü yoktur. Bir edim yoluyla algıyı yargıya dönüştüren ve "bu şudur" u olumlamamıza, fikrin doğru olduğunu söylememize izin veren istençtir. Bundan dolayı hatadan, yanlış düşünceden sorumlu olanın en başından istenç'dir. İstenç sonsuz olduğundan, daime sonlu olan anlama yetimizi aşar. Bu sayede anlama yetisinin iyi görmediği bir şeye hızlıca yönelip onu onaylayabilir.
Sayfa 29 - insan yayınevi 1. baskı 2023Kitabı okudu
unutmayın ki tüm varoluşun ilk sunumunda her şey hakikiydi; Güneş, aydan daha büyük görünmez; zaten mesafesine ve büyüklüğüne bakılırsa başka türlü görünmemelidir. O şeylerin kendisine başta göründüğü gibi olduğuna inanır. Ve eğer kendini sorgulamazsa, .. kendi hayallerinden başka bir şey algılamayacaktır. Hayır demeyi istemek, her türlü algının temelde düş kırıklığına uğrama olasılığı olduğu olgusu karşısında harekete geçmektir. Her türlü sorgulamanın temelde olumsuzlama olasılığı oluşu gibi. İstencin belirli bir edimiyle yanıltılan, kendi izlenimine ve inanışına erkenden inanmakla kendimiziz. Hata en başta düşünce karşısında bir yanlış, bir günahtır. Ve istencin kötücüllüğünü varsayar. hata yapan kişi hiçbir zaman masum değildir. hayır diyebilmesi mümkündür.
Sayfa 28 - insan yayın evi 1. basımKitabı okudu
Reklam
114 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Düşünmek, Hayır Demektir
Düşünmek, Hayır DemektirJacques Derrida
10/10 · 5 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Eski Yunan Medeniyetinde şairleri profesyonel olarak yorumlayan hatta onları yorumlarken adeta yaşayan ve aşırı duygu durum gösteren (ağlayan ,korkan vs) Rhapsod dedikleri şairlerden biriyle konuşma diyaloğunu içerir. Platon kişisel görüşüm olarak bu diyalogda; şair kendine göre Homeros u çok iyi yorumladığını ama diğer şairlerden sıkıldığını anlatır. Bunun nedeni olarakta Homeros u çok iyi bildiğini tüm şiirlerini bilmesinin yanında aynı zamanda şairin düşüncelerini de bilmek gerektiğini bahisle konuşurken Platon buna karşı çıkar bunun yapabilmesinin bilgi değil Tanrısal bir ilham veya etkiyle olduğunu söyler. Bunu ispat içinde örneğin çok iyi bildiğini yorumladığını düşündüğü Homeros un şiirlerinden örnek verir. Örneğin hekimlikle ilgili bahsi geçen şiirde bunu bir hekimin mi yoksa Rhasod un mu daha iyi anlayabileceğini ya da marangozlukla vb konularla ilgili şiirlerde konu uzmanı kişilerin mi daha iyi anlayacağını sorar. İon itiraz etse de der ki eğer itiraz ediyorsan tüm bilgilere sahip olmalısın der. İon da bazılarına sahip bazılarına olmadığını söyler. O halde der Platon Homeros hakkında söylediğin şeyler yani Homeros u övmek konusundaki becerin herhangi bir sanat ya da bilgi, beceriden kaynaklanıyorsa ve sen anladığını iddia ediyorsan beni aldatıyorsun, yok eğer bilgilerin bir sanattan kaynaklanmıyorsa, yani Tanrının ilhamıyla söylediğin şeylerse o zaman beni aldatmıyorsun der. Platon, aynı zamanda büyük şairlerinde bilgi dedikleri ilhamın tanrısal bir güçten geldiğini iddia eder.
Ion
IonPlaton (Eflatun) · Say Yayınları · 2017541 okunma
varlığı başkalarınca doğrulanmış (kabüllenilmiş), milyonlarca insanın içinde hissettiğinden şüphe duymadığı çok özel bir duygu "sonsuzluk hissi".. değişik kiliselerin ve dinlerin kullandığı, belirli kanallara aktarılan hatta onlar tarafından sömürülen dinsel enerjinin kaynağı. bu "okyanus" gibi duygunun varlığı karşısında kişinin kendisini dindar olarak görmesi gayet normal. ..kendimde bu okyanus gibi duyguyu bulamıyorum.. ama başkalarında olduğu gerçeğini de görmemezlikten de gelemem. ..onu dini ihtiyaçların kaynağı .. olarak görmek gerekiyor mu insan merak ediyor? ..kendi duygularımızı hissetmekten, yani kendi egomuzdan daha emin olduğumuz bir şey yok aslında. ama psikianaliz bize bunun yanıltıcı bir görünüm olduğunu ve egonun bir sınırlamaya tabi olmadan id diye adlandırdığımız bilinçdışı ruhsal bir varlığa uzandığını ..gösterse de hala fazla aydınlanmaya ihtiyacımız var.
cem yayınevi. 6. basımKitabı okudu
120 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Nietzche felsefesini düşüncesini anlamak isteyenlerin ilk okumaları gereken kitap olduğunu düşünüyorum.. kendisi yazdığı eserler hakkında birebir açıklama yapmış kısa bilgilendirmelerde bulunmuş. bu eseri okuduktan sonra bence Nietzche daha iyi anlaşılabilecektir. Özellikle kitabın son sayfaları dikkatli okunmalı..
Ecce Homo
Ecce HomoFriedrich Nietzsche · İş Bankası Kültür Yayınları · 20199,8bin okunma
210 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.