Aniden olmadı, birikti. Yavaş yavaş doldu, sonunda taştı. Bugün attığım üç beş adım yormadı beni, dün yürüdüğüm kilometrelerce yol nefesimi kesti. Aniden bitmedi bıçakla kesilmedi, birikti. Doldum, taşıyorum artık. Siz sadece taştığımı görebiliyorsunuz. Ben bugün vazgeçmedim ama savaşmayı da bırakıyorum.
Ne güzel demiş Nazım Hikmet:
“Seninle konuşabilecek kadar heybetli değildi belki kelimelerim. Ama senin ruhunu yerinden sallayacak kadar derindi hissettiklerim.”
"içi dışı uzay tozu yansımalar
sahi mi yalan mı anlayamazsın
bir rüya gemisi iskele sancak
dokunup geçiyor hayallerine
ağlayasın gelir ağlayamazsın
sevmek insanın yüreği kadar
küçükse büyüğünü taşıyamazsın
yalnızlığı da dene oldu olacak
nasıl yankılanır derinden derine
iyi midir kötü mü çıkaramazsın"
Attila İlhan
"Şehrime gel sevgili.
Yarın çık gel.
Bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel.
Gel ki, bu şehir adımlarınla anlamlansın.
Gel ki, bu şehir nefretim olmaktan çıksın.
Gel ki, nefes alayım.
Gel."
"Zamanın soytarısı değildir sevgi...
O değişmez kısacık günlerle, haftalarla
Direnir ve katlanır mahşerin ucuna dek.
Yanlıyorsam bunda ve çıkarsa yanlışım,
Ne hiç kimse sevmiştir, ne ben şiir yazmışım."
"Ama biliyor musun, gıkım bile çıkmıyor. Bir kere sitem etmeye kalktım ardından kahkahalar attım. Üstelik başım ağrıyor ve yastığa koymak bile işe yaramıyor."