Sonrası
Yalnızlık bile değil.
47.
Kemiklerimize kadar işlenmiş bir kalabalık.
Yerleri gökleri dolduran bir ezgin ses
Merhametine sığındığımız koygun gece
Bilip de bilmemenin gönül yorgunluğu .
İncelik… sensin bütün zamanın açık yarası.
“Şiir bizim eski yalnızlığımızdır. Şiir bizim bütün zamanlardaki yalnızlığımız. Şiir bizim kalabalık yalnızlığımız. Şiir bizim en verimli yanlızlığımız.
Şiir bizim en merhametli yalnızlığımız.’’
11.
Hepimiz kendimizi gömdük gidiyoruz
Yakamızda birer gözyaşı fotoğrafı
Avuçlarımızda ölümden soğuk bir dua
Gömdük kendimizi geliyoruz
Huzursuz toprak
Huzursuz gökyüzü
Huzursuz odalar…
1.
Hangi hayal hatıranın yerini tutar
Bir gövdeden ötekine gölgelenen zamanlar
Ey çaresizlikten yapılmış yaşama bilgisi
Taşların taşlara konuştuğu bu yalnızlıkta
İnsan üzüntüden başka nedir ki…
2.
Biz ,korkuyla, hayranlıkla, hüzünle ,
Sular, ağaçlar, yıldızlar diye
Ölüler çiçek açmayı sürdürsün diye
Dönet döner o güzelliği severiz.
ESKİDEN
Ne güzel insanlar vardı eskiden
Çocukluğumuzu kaplamışlardı.
Bize masal anlatırlardı
Acı hikâyeleri bile tatlı başlardı.
Demek bunun için gittiler hikâyelerden.
Ne güzel insanlar vardı eskiden.