Bu incelememde de diğer kitaplarda olduğu gibi kitaptan beğendiğim bir bölümü yazmak niyetindeydim ki buna haddim olmadığının farkına vardım. Öyle yapmaya kalkışacak olsam yüz on iki sayfa yazmam gerekirdi buraya. Çünkü hiçbir cümlesi boşu boşuna yazılmamış olan nadir kitaplardan birisini okumak zevkine varmış bulunmaktayım. Üç namaz vakti arasında bitirdiğim bu kitap hiçbir kitaptan ya da filmden etkilenemeyeceğim kadar etkiledi beni. Benim boş sözlerimden ziyade bazı yazar ve şairlerin bu kitap hakkındaki düşüncelerini yazmak istiyorum.
"Bu sayfalarda, insan, hakiki acıyı, ıstırabı, birgölge halinde bile olsa, seferberliğin aç İstanbul'unu buluyor."
Ahmet Hamdi Tanpınar
"Ben Peyami'nin bu son romanını üç defa okudum, otuz defa daha okuyabilirim ve okuyacağım. Bu kitabın karşısında ben, yıldızlı göklerin sonsuzluğuna bakan ve sonsuz alemde yeni pırıltılar, o zamana kadar hiçbir gözün görmediği acayip, fakat hakiki alemler keşfeden müneccimin hayranlığını duymaktayım. Eğer ıstırabı, azabı ve nefleyi coşkun bir ciddiyetle duyan öz ve halis halk kitleleri okuma yazma bilselerdi, bu romanın, on bin, yüz bin, hatta bir milyon satması işten bile değildir."
Nazım Hikmet
Ve son olarak Peyami Safa: "Istırabın ilacı ıstıraptır. İkisinin çarpımı: sevinç"