Halo Etkisi: Dış Görünüş ve Karakter Arasındaki İlişki Hakkındaki Yanılgılarımız. Merhaba dostlar!🌸 Bugün sizlerle halo etkisi hakkında konuşmak istiyorum. Belki de çoğumuzun bilinçaltında yer edinmiş olan bu önyargı, aslında gerçekleri yansıtmıyor. 🤷🏼‍♀️ Halo etkisi, bir kişinin belirli bir özelliği ya da niteliği hakkında olumlu bir kanaate sahip olunduğunda, kişinin diğer tüm özelliklerinin de olumlu olarak algılanmasıdır. Mesela, iyi giyinen biri genellikle iyi insan olarak algılanırken, kötü giyinen biri genellikle kötü insan olarak algılanır. Ancak yapılan araştırmalar, kişilerin dış görünüşlerinin aslında karakterleriyle ilgili bir ipucu vermediğini gösteriyor.🔎 Ben de bu bilgiyi öğrendiğimde kendime şöyle bir soru sordum: "Acaba halo etkisine kapıldım mı hiç?" Belki de ben de birisi hakkında önyargılı bir şekilde düşünüyorum ama farkında değilim. Bu düşünceyle biraz rahatsız oldum ama en azından bu bilgi sayesinde daha dikkatli olmaya çalışıyorum. 💁🏼‍♀️ Sizler de bu konuda ne düşünüyorsunuz? Halo etkisi hakkında bilginiz var mı? Belki de sizin de yaşadığınız bir deneyim vardır, paylaşmak isterseniz yorumlarda benimle paylaşabilirsiniz. 🤗
En beğendiğiniz cümle hangisi oldu?
İnsana hissettikleri ağır gelir mi? Hani bazen diyoruz ki yorgunum, hayırdır sırtında yük mü taşıdın diye cevap veriyor karşı taraf. Bu yorgunluğun öyle bir yorgunluk olmadığını bir türlü anlatamıyoruz. Hayatta yaşadığımız olayların ruhsal olarak bizi nasıl yorduğunu dillendiremiyoruz. O ruhsal yorgunluk içimizde bir his olarak kalıyor. Peki insan
Reklam
Biliyor musunuz ? Bir defasında bir müzede bunun gibi bir resim görmüştüm. Tek fark, resimdeki zenci değil, Yahudi bir adamdı. Büyük dudaklar yerine, bir sıçanınki gibi kocaman bir burun çizilmişti. Bir adam değil bütün Yahudiler resmedilmişti. Tarihin en ünlü çetesi bu resimleri gazetede yayımlattı. Çeteciliği iyi bildiğinizi sanıyorsunuz, değil mi ? Sizler amatörsünüz. Bu bahsettiğim çete, size on basar. Başta çok yoksul ve öfkeliydiler. Herkes onları küçümsedi. Sonra biri, kendileriyle gurur duymalarını sağladı. Onlara bir kimlik verip suçlayacakları birilerini gösterdi. Mahalleleri ele geçiriyorsunuz değil mi ? O da bir şey mi ? Onlar ülkeleri ele geçirdiler. nasıl biliyor musunuz ? Herkesi yok ettiler. Sevmedikleri, hayatlarını zorlaştırmakla suçladıkları herkesi. Uyguladıkları yöntemlerden biri buydu. Bunun gibi resimleri gazetelerde yayımladılar. Yahudiler kocaman, uzun burunlu. Siyahlar iri, dolgun dudaklı. Yahudi ve siyahların en aşağılık insan türü olduğuna dair bilimsel kanıtlar yayımladılar. Daha çok birer hayvandılar. Bu yüzden yaşayıp yaşamamaları önemli değildi. Hatta hepsi ölse, hayat çok daha güzel olurdu. Bir soykırım işte böyle olur. Siz de böyle düşünüyorsunuz. Latinler ya da Kamboçyalılar burada olmasa siyahlar, beyazlar ya da herhangi biri her şey çok daha güzel olurdu. Sen olmasan her şey daha güzel olur. Doğru. Her şey böyle bir resimle başlar. Bir çocuk ne olduğunu anlayamadan bir arabadan açılan bir ateşle ölür. Özgürlük Yazarları Filminden
Biliyor musunuz ? Bir defasında bir müzede bunun gibi bir resim görmüştüm. Tek fark, resimdeki zenci değil, Yahudi bir adamdı. Büyük dudaklar yerine, bir sıçanınki gibi kocaman bir burun çizilmişti. Bir adam değil bütün Yahudiler resmedilmişti. Tarihin en ünlü çetesi bu resimleri gazetede yayımlattı. Çeteciliği iyi bildiğinizi sanıyorsunuz, değil mi ? Sizler amatörsünüz. Bu bahsettiğim çete, size on basar. Başta çok yoksul ve öfkeliydiler. Herkes onları küçümsedi. Sonra biri, kendileriyle gurur duymalarını sağladı. Onlara bir kimlik verip suçlayacakları birilerini gösterdi. Mahalleleri ele geçiriyorsunuz değil mi ? O da bir şey mi ? Onlar ülkeleri ele geçirdiler. nasıl biliyor musunuz ? Herkesi yok ettiler. Sevmedikleri, hayatlarını zorlaştırmakla suçladıkları herkesi. Uyguladıkları yöntemlerden biri buydu. Bunun gibi resimleri gazetelerde yayımladılar. Yahudiler kocaman, uzun burunlu. Siyahlar iri, dolgun dudaklı. Yahudi ve siyahların en aşağılık insan türü olduğuna dair bilimsel kanıtlar yayımladılar. Daha çok birer hayvandılar. Bu yüzden yaşayıp yaşamamaları önemli değildi. Hatta hepsi ölse, hayat çok daha güzel olurdu. Bir soykırım işte böyle olur. Siz de böyle düşünüyorsunuz. Latinler ya da Kamboçyalılar burada olmasa siyahlar, beyazlar ya da herhangi biri her şey çok daha güzel olurdu. Sen olmasan her şey daha güzel olur. Doğru. Her şey böyle bir resimle başlar. Bir çocuk ne olduğunu anlayamadan bir arabadan açılan bir ateşle ölür. Özgürlük Yazarları Filmi'nden
Her güne bir çerexlik kitap da okuyabilirsiniz 📌 fakat artık romanlar kasmıyo beni ya da hikayeler birbirinin aynısı gibi😒 ilim ve bilim kitaplarını tercih ediyorum😁 📚 peki sizler ne düşünüyorsunuz❓
15. Hikaye Tamamlama etkinliği ilk kısım (Bölüm 1-3)
#29166379 iletisinde yazılan hikayenin ilk kısmıdır. Bu kısmı
Semih Doğan
Semih Doğan
,
Hatice
Hatice
ve
NigRa
NigRa
yazmıştır. 1. Dünya yılı ile 2051 yılıydı. Tarihte bu yıl, NASA'nın, Satürn üzerinde ilkel yaşam formlarına rastladığı ilk yıl olarak altın harflerle
Reklam
"Başımız belada! Çünkü siz ve diğer 62 milyon amerikalı şu an beni dinliyor. Çünkü %3'ten daha azınız kitap okuyor. Çünkü %15'ten daha azınız gazete okuyor. Çünkü sizin tek gerçeğiniz bu televizyon ekranında gördükleriniz. Şu an dışarda, bu ekranda gördükleri haricinde hiç bir şey bilmeyen koskoca bir nesil yaşıyor. Bu ekran ilahi bir vahiy gibi. Bu ekran başkanlar, papalar, başbakanlar yaratıyor ya da yok ediyor. Bu ekran, bu inançsız dünyadaki en muhteşem lanet olası güç, ve eğer yanlış ellere geçerse de olacakların tek sorumlusu biziz, ve bu inançsız dünyaki en büyük şirket, en muhteşem lanet olası propaganda, gücünü kontrol ettiğinde, bu ekranda gerçek diye ne bok sunulacağını kim bilebilir! Şimdi beni dinleyin... Beni dinleyin... Televizyon gerçek değildir. Televizyon lanet olası bir lunaparktır. Televizyon bir sirktir, bir karnavaldır, gezici akrobatlar takımıdır, masalcılardır, dansçılardır, şarkıcılardır, hokkabazlardır, aslan terbiyecileridir ve futbolculardır. Biz eğlence dünyasındayız. Ama sizler, sabahtan akşama kadar, her yaştan, her renkten, her dinden insan bu lanet televizyonun başına oturuyorsunuz. Bildiğiniz tek şey biziz. Burada döndürdüğümüz ilizyonlara inanmaya başladınız, ve televizyondakilerin gerçek, kendi hayatlarınızın ise hayali olduğunu düşünmeye başladınız. Televizyon ne derse onu yapıyorsunuz.Onun gösterdiği gibi giyiniyorsunuz, onun gösterdiklerini yiyorsunuz. Çocuklarınızı onun dediği gibi yetiştiriyorsunuz, hatta onun istediği gibi düşünüyorsunuz... Bu tamamen saçmalık! Tanrı aşkına, sizler gerçeksiniz, hayali olan biziz!"
Birinden kitap hediye almak/vermek
📚 Birkaç gündür düşüncelerin içerisinde boğuldum durdum. Yıllar önce bir arkadaşım bana bir kitap hediye etmişti. Adı da
Serenad
Serenad
. İçine de harika bir not bırakmıştı ilk sayfasında. Eve dönüşte kitaba başladım. Henüz üniversite yıllarımdaydım fakat lise zamanlarımdaki gibi çok kitap okuyamamak beni üzüyordu. Ama bu güzel hediye beni yeniden heyecanla kitaba başlamaya itmişti. Ve sonunda metrobüste, otobüste, metroda... Kısacası her yerde elimde kitapla yolculuk etmeye başladım. Ders biter ve ben yolda kitabıma devam ederim. Birkaç günde bu şekilde bitirdim kitabı. Sürükleyici ve çok da duygu yüklüydü satırlar. Ne zaman kitaplığıma göz atsam hep dikkatimi çekip bana bir tebessüm ettirir. Çoğu kişi sevmeyebilir Livaneli'yi ama ben severim. Özellikle de Serenad'ından sonra. Geçtiğimiz hafta kitabı elime aldım yeniden. İçindeki nota baktım ve aslında bir insana duygularını açmak için ne kadar da anlamlı bir yolmuş diye düşündüm. Benim toyluğum bunu fark edememiş olabilir ama böyle olması daha da iyi olmuştur belki de. Sözün özü geçmişten gelen bir serenadı yeni fark etmiş olmak beni biraz duygulandırdı. Kitaplar duyguların aktarılmasında harika aracılar 🍁 ❓Sizler ne düşünüyorsunuz? Var mı duygularınızı aktardığınız ya da başkalarının size duygularını göstermek için kullandığı kitaplar?
Buyrun Bağdat ordaysa arşında burada
ATEİST, DEİST ve BİLİME DİN GİBİ İNANANLARA SORULAR Ateistler, deistler ve bilimi din gibi gören çevreler sürekli sordukları sorularla dindar kesimi zorlamayı ve özellikle gençlerin kafasını karıştırmayı hedeflemektedirler. Soruların kimisi “din bir tane ise neden birden çok mezhep var?” gibi basit ama bilgisiz kimselerin aklını çelmeye
Ya sizler ne düşünüyorsunuz..????
Hiç kimsenin birbirine güveni kalamamış bir toplumuz..... İnsanlık bu hale gelecek NE YAPTI....? ꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂꧁꧂
41 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.