Ingmar Bergman /Film/Yönetmen
Şu an elimde Bergman’ın iki sevdiğim filminin senaryo metinlerini tutuyorum.Ben iflah olmam:)Bir süredir Bergman filmleriyle haşir neşir olduğum için bilinçaltımdaki buz dağının görünen görünmeyen kısımları birbirine girmiş olabilir.Çok sevdiğim yönetmenlerin içindedir kendileri.Fimlerini izlediğinizde bir süre film sizinle yaşar.Ölümü,hayatı,boşluğu,basit yaşamayı,varoluşu düşünmeden geçemezsiniz.Bir demlenmiş kahve içip kendinize gelirsiniz ta ki tekrar Bergman izleyene kadar.Benim favorilerim Persona ve Yaban Çilekleri.Ama bütün filmleri kült ve konuşulabilir.Benim Bergman listem giderek azalıyor.Sizler de izlerseniz çok başka şeyler konuşuruz.Biz sinemayı eğlence amaçlı izlemeyen gillerdeniz:)Modern sinemanın çok büyük yönetmenisiniz efendim saygıyla eğiliyorum.
yırtarak geçiyor kalbimizden hayatı da törpüleyen zaman şuramızda bir şey var acıya benzer umuda benzer böyle günlerde hayat hem acıya, hem acıya benzer gün ölümle başlatıyor hayatı her şafak taze bir ölünün üstünde doğuyor her sabah ölümü anlatıyor gazeteler sol köşede ölümü kutsallaştıran bir fotoğraf yeni bir cinayetin röntgenini çıkartıyor
Reklam
A.T Mühürlenmiş Zaman
Insanoğlu bıkıp usanmadan, kendisiyle dünya arasında bir ilişki kurar, bu dünyayı sahiplenmek, sezgisel olarak algıladığı idealiyle bu dünya arasında bir uyum sağlamak için yanıp tutuşur. Bu isteğin yerine geti- rilemez olması, insanların hoşnutsuzluğunun ve kendi benliğindeki eksikliğin yarattığı acının bitip tükenmeyen bir kaynağını oluşturur.
Aşk,Ateş ve Anarşi Günleri:Türk Sinemateki ve Onat Kutlar/Belgesel
Keyifle izlediğim muhteşem bir belgesel iliştirelim.Sinemaseverler için harika bir deneyim.Öncelikle edebiyat sonrasında sinema alanında önemli eserler veren bir kültür adamı Onat Kutlar’ın hayatı.Bir gün Paris’e gider ve yazdığı “Kül”romanını yakarak küllerini Paris’e savurur ve artık yönünü sinemaya çevirmiştir.Edebiyat artık onun için üvey evlat olmuştur.Peki etkilendiği ilk yönetmen ve film nedir?Benim de en sevdiğim yönetmenlerden biri olan Bergman’ın “Yaban Çilekleri” filmidir.Arkadaşlarıyla birlikte Türkiye’de bir ilk olan sinema müzesi “sinematek”i kurmuşlardır.Kurucu üyelerindendir ve sadece seçkin kişiler derneğe üye olabilmektedir.Ardından “yeni sinema”dergisini çıkarırlar.Yeşilçam’la derneğin arası daima kötü olmuştur.Yeşilçam’a göre şımarık,batılı,züppe bir takım aydınların kurduğu emperyalizm propagandası yapan bir dernektir.Ama işin mutfağı çok farklıdır.Sinemaya ilgi duyan,sinemaya gönül vermiş kişilerin çok ciddi eğitimler almalarını ve çok iyi gösterimlerin yapıldığı ve şimdiki sinemanın temellerine ve sinema festivallerine devrimci sinemaya temel olmuştur.O sabah eşine onu çok sevdiğini ve çok mutlu olduğunu söyler.Cafe Marmaray’a bırakılan bomba sonucunda hayatını kaybeder. Keşke ben de o dönemde yaşasaydım.Uzun pardesümle ajandamı alıp koşar adımlarla sinematek’in yolunu tutsaydım.Bitmeyen gösterimler,bitmeyen sohbetlerde bu sol cephenin yaşattığı kültür katkısında savrulsaydım.Ben çok sevdim.Sinemaseverler mutlaka izlesin.
"İyi ilişkiler kurmak o kadar o kadar zorlaştı ki güncelliğini koruyan arkadaşlarıma yaban hayatı koruma ekolojisti gibi hassas ve duyarlı bir şekilde yaklaşıyorum."
Okuma Listem
DÜNYA EDEBİYATI 📚 *HOMEROS İlyada Destanı ✓ Odysseia Destanı ✓ *DANTE ALİGHİERİ Yeni Dünya✓ İlahi Komedya✓
Reklam
Filmler - Kavramlar *
_Voltaire, karanlık öğretilerin karanlık prensi, sapkın. Gözlerinizi iyi açın. Dindar insanların ruhlarını zehirlemek için şeytani fikirler yayan birisi o. Bu korkunç resimler dünyanın gerçeklerini bize gösteriyor. Tavandan bize tebessüm eden melekler model olarak çizilmiş fahişelerdir. Tabloları yakınca şeytani şeyler yok olmayacak. Fransız
181 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.