Uyurken Yabancı Dil Gibi Bilgileri Öğrenebilir miyiz?
“Uykuda öğrenmeye dair ilk bulgular, cesaretlendirici sonuçlar vermiştir. Ancak, bu ilk bulgular çok önemli bir alternatif açıklamayı, yani kasetlerin uyuyan denekleri uyandırmış olabileceği olasılığını bertaraf edememistir. Sorun şu ki, olumlu etkiler gösteren çalışmaların hemen hiçbirinde, kasetleri dinlerken gerçekten uyuyup uyumadıklarından emin olmak için deneklerin beyin dalgaları kontrol edilmemistir. Uykuda öğrenme kasetleri gerçekten "işe yarıyorsa" bile, bunun nedeni muhtemelen deneklerin uyku ile uyanıklık arasında gidip gelirken kasetten bazı parçaları duymalarıdır. Kasetleri tamamen uyanıkken dinlemek hem daha yararlı hem de daha etkilidir. Yeni bilgileri şıp diye öğrenme veya stresi bir çırpıda azaltma meselesine gelince, boş yere kasetlere para harcamamanızı ve iyi bir gece uykusu çekmenizi tavsiye ediyoruz.” -Popüler Psikolojide 50 Büyük Mit, Boğaziçi Yayınları, syf: 136
Hiç yabancı değil bu cümleler...
… “ Milli Savunma Bakanlığı'nın yayınladığı kitap, dergi, broşür ve yayınları gözden geçiriyor ve günlük gazetelere birer birer bakıyorum; fakat Filistin kahramanları hakkında bir tek cümle bile göremiyorum. Günlerdir Mısır'da yayınlanan dergi ve gazeteleri satır satır, sayfa sayfa çevirip okuyorum ama Filistin kahramanları hakkında bir tek küçük habere bile rastlamıyorum. Arkalarında boynu bükük öksüz çocuklar, kimsesiz dul kadınlar ve bağrı yanık, gözü yaşlı anneler bırakan Filistin kahramanları için hiç kimse, bir tek kelime bile yazmıyor, Islâm için ve İslâm'ın mukaddes toprakları için canlarını seve seve feda eden bu kahramanlar hakkında hiç kimse, bir tek kelime bile söz etmiyor!.. Evet, Filistin kahramanları için yapılan ve söylenilen hiç bir şey yok! Mısır'da, onların anısına bir tek işarete bile rastlamadım!” …
Reklam
alıntılarla Camus
Umutsuzluk konuştu mu, düşündü mü, hele yazdı mı, hemen bir kardeş el uzanır sana, ağaç anlam kazanır, sevgi doğar. Umutsuz edebiyat sözü birbirini tutmayan iki sözdür. Çünkü edebiyat olan her yerde umut vardır. Yabancı, Can Yayınları, 2003
"... Bireyler ne kadar "özgün" olursa olsun, büyüleyici başka bir yabancı türden olmayıp, her zaman bariz biçimde insandırlar, ancak nihayetinde bizlerden çok farklı oldukları için, onların anormal -bazen cok tuhaf- davranışlarında bizim "normal" benliklerimizin özelliklerini göremeyiz. "Tekrarlanamadığı" için vaka çalışmalarının geçersiz olması şöyle dursun, davranış dediğimiz şey basmakalıp (normal) davranışların bir çeşit abartılması veya çarpıtılması gibi duruyor- o davranış da aynı "havuz" dan geliyor." -Richard Gross, Psikolojide Temel Meseleler ve Tartışmalar, Kaknüs Yayınları, syf: 98
Padişah basına sürekli müdahale ederdi;
Hoşuna gitmeyen kişilere gazete çıkarma izni vermez, yazarlarını işten attırır ya da sürgün ve hapisle cezalandırırken kendisini sürekli öven Sabah gibi gazeteleri altına boğardı. Ayrıca gazetelerin hisselerini ele geçirerek, muhalif yayınların önünü tamamen kesmiş olurdu. Sadece bununla da yetinmez, yabancı gazetelere de aleyhindeki yayınları kesmeleri için epeyce para öderdi. Viyana'da Korrespondans ve Paris'te Oriyent adlı gazeteleri çıkarttırmıştı.
LİTVANYA, LETONYA (ESTONYA), BELORUSYA VE POLONYA TATARLARI
Tatarlar yukarıda sayılan ülkelere takriben 600 yıl önce Altın Orda İmpatorluğu topraklarından, yani bugünkü Rusya'dan (Kırım, İdil-Ural bölgesi vb.), çeşitli zaman ve vesilelerle gelip yerleşmişler. O dönemlerde henüz Estonya, Belorusya gibi ülkeler mevcut değildi. 1 6. yüzyılda Polonya Krallığı ile Litvanya birlikte aynı devletin sınırları
Reklam
119 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.