Ey ahali
Duyduk duymadık demeyin
Bir çocuk kayboldu
Elinde defne dalı
Parmakları tanyeri
Saçlan darma dagınık
Dalganır yagmur içinde
Bulup getirene
Görüp haber verene
Aydınlık yepyeni bir dünya verilecektir.
Ey ahali bulan var mı, gören var mı
İyiye dogruya güzele selam durulacaktır.
Sayfa 58 - Yapı Kredi Yayınları
"Türkiye için henüz vakit var. İnsanın insanla konuşabileceğini, insanın yağan yağmur ve esen rüzgârla, başının üzerinde yükselen gökle konuşabileceğini bildiğimiz sürece var. Ve yağmurun, rüzgârın, göğün insanla konuşabileceğini bildiğimiz sürece. Konuşmanın esas vazifesinin tevhid etmekte gizli olduğunu fark edebildiğimizde."
Sayfa 287 - Kapı YayınlarıKitabı okuyor
Tenbîh
Aynalara bakma, izin kalır.
Güzelsin aşkından bile, güzel
Uykumuza bir rüya girmekte,
Sevgilim, bütün bir ömre bedel.
Hayata ışıklar içinde gül,
Şarkı gibi gecelerden süzül,
Bir yağmur ol balıçelere dökül.
Ve akşam üstleri habersiz gel.
Bırakma bu ebedi öksüzü.
Çiçekler üstünde öp gündüzü.
Uzak uzak gülerken gökyüzü,
Bu sabah herşey daha mükemmel
Sayfa 57 - Yapı Kredi Yayınları
Gökyüzü
Bulutlar ve daglar üstünde,
Ne kadar da mavi gökyüzü,
Rüyalarında açan,
Beyaz bir çigdem çiçegidir
Yavrum, annenin yüzü.
Bir yagmur halinde dökülecegim
Tanrının memnu bahçelerine,
Kilid olacagım gecelerine
Ve yavrum, senin beyaz, kısmetten ellerine Dolduracagım gündüzü
Sayfa 56 - Yapı Kredi Yayınları
Ölümü yaşadım, ölmeden önce
Bana, sonsuzluğu beklemek düştü
~Nurullah GENÇ / Yağmur
Sensiz kaldırımlara nice güzel can düştü Yarılan göğsümüzden umutlar bican düştü Yağmur, kaybettik bütün hazinesini ceddin,
En son, avucumuzdan inci ve mercan düştü...
Rüveyda'dan sonra beynime iliklerime işleyen o kitap.
"Sana meftun ve hayran, sana ram olanlara, bir bela tünelinde ağır imtihan düştü"
"Bilmem ki, nasılım bakışlarında
Hasta mı, yalnız mı, karanlık mıyım,
Bin yıllık değil de, bir anlık mıyım..?"
-Yağmur
|Nurullah Genç
Kâfî diyebildiğimiz,ele geçirmek için tabiatı talan etmediğimiz,tamahkârlığı dizginleyebildiğimiz bir dünya...
