Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yağmur gibi yağar başıma taşlar
Şu ellerin taşı hiç bana değmez. İlle dostun bir tek gülü yaralar beni. Pir Sultan Abdal Cem Adrian youtube.com/watch?v=9HW7OQw...
Kadim Türkçede, sihrin bir adı da, yat’tır. Fakat, bu sihir bilhassa, yat taşı namı verilen yeşim taşının kutsiyetine istinat ediyor. Yada/Cada taşı gibi tabirler, hep bu yat kelimesinden gelir (Fransızcası Jade). Yat taşına, yağmur taş ve hacer-ül-matar derler. Gû ya bunu Hazret-i Nuh, oğlu Yafes'e, o da oğlu Türk'e vermiş. Bu taşm birçok hâssaları var. Suya konulursa, yağmur yağar; atın yelesine asılırsa, seyahat esnasında serin bir rüzgâr eser; bir beze sarılıp da yangına atılırsa, yangın derhal söner ve hattâ İçinde sarıldığı beze ateşten ufak bir zarar bile gelmez. Bu taş vasıtasiyle, kar ve dolu yağdırmak yahut kötü havayı iyi havaya çevirmek mümkündür. Yüzük kaşı, kemer kaşı bundan yapılırdı. Zâten kaş, esasen bu taşın ismidir. Kâşgar'da beyazına ak kaş, siyahına kara kaş derler. Şamanlar bu taş vasıtasiyle çok işler yaparlar, cinleri kovarlar, hastaları tedavi ederler. Bu taşı istimal eden samanlara, yadacı namı verilir.
Reklam
344 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
gerçekler duvardaki çatlaklardan dışarı mutlaka sızar...
~~~Beklersin. Ümit dolu dakikalar ve ümitsizlik dolu günler boyunca beklersin. Bazen sadece beklersin, bundan daha aşağılayıcı bir şey daha yoktur~~~ Malamud'a hem Pulitzer Ödülü hem de Ulusal Kitap Ödülü kazandıran bir klasik olan "Tamirci, karısı tarafından terk edilen ve Rus kasabasında yaşayan, genel bir tamirci olarak çalışan ve
Tamirci
TamirciBernard Malamud · Kafka Kitap · 20131,159 okunma
Bana Bir Şarkı Söyle
Özledim sesini ne olur konuş Bir gül açtır zamanların ötesinden Karanlıklar içindeyim, kapkarayım bugün gel Gök mavisinden, deniz mavisinden Bana bir şarkı söyle İçimde bir şey kımıldıyor Gözlerim kan çanağı, yorgunum, uykusuzum Bir baksana ne haldeyim deli divane Yaralıyım, çaresizim umutsuzum Bana bir şarkı söyle Yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt Dökül karanlığıma ışıklar gibi Al beni, en uzaklara götür Sesin, aksın içimde bir pınar gibi Bana bir şarkı söyle Bütün renkleri kat birbirine Buram buram bir turuncu getir geçen yazdan Bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi Hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan Bana bir şarkı söyle Yağan kar nasıl hazin yağar bilirsin Kurşuni bir gökyüzünden ağlamaklı İşte öyleyim, kapkarayım bugün gel En hüzünlü sesinle, en dokunaklı Bana bir şarkı söyle...
Elinden şekeri alınmış bir çocuk gibi kaldım yokluğunda... Yağmur yağar, kar yağar Günler kısalır, geceler uzar On parmağımın üstüne on mum yaktım Gecesefalarının gündüz yalnızlığıydım
Kuss bin SAİDE;
Ey insanlar! Geliniz, dinleyiniz, belleyiniz! İbret alınız! Yaşayan ölür, ölen fenâ bulur.. Olacak neyse olur. Yağmur yağar, otlar biter; çocuklar doğar, annelerinin ve babalarının yerini alır. Derken hepsi silinip gider. Olayların ardı arkası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar. Kulak tutunuz, dikkat kesiliniz; gökte haber, yerde ibret alınacak
Reklam
Yağmur Yağsın (!) 02:02
youtu.be/SeIYj819jyo?si=... Grup Abdal; Yağmur yağar taş üstüne İnce kalem kaş üstüne Selam gelir baş üstüne Vay dili dili, kuş dili dili Mevla kulu, sevdim seni
Gece yarısı durdu ay, yıldızlar, uyku. Ölü, zamanın adılını mırıldanıyordu Hiç bilmediği yabanıl bir dille, Ay gibi karanlıkta dinliyorduk bizse, Neden hep sonumuza doğru benziyoruz, Madem aramaya çıkmış tohum bu Ölüyü saklıyoruz evde. Bu ölü açık denizdeydi, kılıç gibi, Başlamanın hiç bilmediğimiz istenci, Bilgeliğin altın kemeri başımıza değdikçe Her sabah her akşam görünür gözümüze Yaşlı bir kıral gibi sağına soluna bakan Zamanın duvara yazılmış ikiz resmi, Ölüyü saklıyoruz evde. Bir ölü gerekli her eve Dalmış parmaklarının kalenderliğine, Hiç bilinmez ki öldüğümüz Bu yağmur hem gece yağar hem gündüz, Söndürüp camlara damlayan ayı Gündüzle gece yanyana iner denize, Ölüyü saklıyoruz evde.
ah! acı. bir otel kâtibinin ilk kafatasıdır kuş kanadında sinirdir, kasılır sessizliğim söyleme, ne olur! denilmesin! bilinmesin!, sevgilim! senin sesin benim üvey koltukaltımdır. Yağmur yağar gıdıklanırım. Ölüm ayağa kalktı, gülüyor, geliyor, bağıracak sanırım. O zaman özlediğimde seni bir kalça çıkarmışçasına bir çocuk bıçaklar gibi öptüğümde seni bir hüznü küçümser gibi öptüğümde seni yürüyüş olur. Alkışlarlar, nasıl kör biri geceyi çoğaltır nasıl kel biri tarak görür, üşür nasıl bir şair artarak düşünür. Öyle.
Sayfa 72
Bana Bir Şarkı Söyle
Özledim sesini ne olur konuş Bir gül açtır zamanların ötesinden Karanlıklar içindeyim, kapkarayım bugün gel Gök mavisinden, deniz mavisinden Bana bir şarkı söyle İçimde bir şey kımıldıyor Gözlerim kan çanağı, yorgunum, uykusuzum Bir baksana ne haldeyim deli divane Yaralıyım, çaresizim umutsuzum Bana bir şarkı söyle Yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt Dökül karanlığıma ışıklar gibi Al beni, en uzaklara götür Sesin, aksın içimde bir pınar gibi Bana bir şarkı söyle Bütün renkleri kat birbirine Buram buram bir turuncu getir geçen yazdan Bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi Hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan Bana bir şarkı söyle Yağan kar nasıl hazin yağar bilirsin Kurşuni bir gökyüzünden ağlamaklı İşte öyleyim, kapkarayım bugün gel En hüzünlü sesinle, en dokunaklı Bana bir şarkı söyle.. Ümit Yaşar Oğuzcan
Reklam
özledim sesini ne olur konuş bir gül açtır zamanların ötesinden karanlıklar içindeyim, kapkarayım bugün gel gök mavisinden, deniz mavisinden bana bir şarkı söyle içimde bir şey kımıldıyor gözlerim kan çanağı, yorgunum, uykusuzum bir baksana ne haldeyim deli divane yaralıyım, çaresizim umutsuzum bana bir şarkı söyle yağmur ol yağ üstüme, güneş ol ısıt dökül karanlığıma ışıklar gibi al beni, en uzaklara götür sesin aksın içimde bir pınar gibi bana bir şarkı söyle bütün renkleri kat birbirine buram buram bir turuncu getir geçen yazdan bir tüy gibi, bir bahar dalı gibi hafiften, inceden, güzelden, en beyazdan bana bir şarkı söyle bazan kar nasıl hazin yağar bilirsin kurşuni bir gökyüzünden ağlamaklı işte öyleyim, kapkarayım bugün gel en hüzünlü sesinle, en dokunaklı bana bir şarkı söyle
Bir İngiliz mizahçının belirttiği gibi, korkmadan dışarı çıkana kıyasla sokağa apartmanının camından bakan için yağmur hep daha şiddetli yağar, hava hep daha kötüdür.
Gök kırılır yağmur yağar.. Gönül kırılır gözyaşı akar.. Ve birkez kırıldı mı kırkikindi yağmurları başlar. Sonra yağmur da diner, gözyaşı da diner.. Ve derin bir sessizlik tohum gibi saçılır toğrağa.. Nezaman sonra gökkuşağı gibi bir tebessüm belirir uçuk uçuk kıyısında dudağın. ✍🏻
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.