Bazen bazı şeyleri oldurmaya gücün yetmez tukenirsin o an ve düşe kalka yol almaya devam edersin.. başka çaren yoktur çünkü. Kendine "bu defa her şey daha farklı olacak, herşeye yeniden varım," diye sözler verirsin ama nafile. Hiçbiri ise yaramaz çoğu zaman. Bu böyledir.. hayatı kabullenmek gerekir
bazı konularda içim rahat. bana karşı, tutum ve davranışlarında, tutarsız, dengesiz ve acımasız olmayı tercih edip bu yönde, yolumdan alıkoymaya çalışan insanlara sadece üzülüyorum. bugün hayatımdan çıkan insanlara da teşekkür ediyorum.. bana kendimi fark ettirip, içsel yolculuğumda, öz sevgimi artırdıkları ve yaşama her defasında sıkı sıkıya tutunup, ilerlediğim yolda farklı pencereden bakış açımı genişlettikleri için.. ,)
bu saatten sonra aşık olur muyum? orasını bilemem ama hak etmediği halde kendini üstünleştirip haddinden fazla değer vererek yukarılara çıkardığım insanlardan ve kendimden özür diliyorum.
dünyanın sesini kısıp, kendi içime dönmem lazım, özümü tatmak, ona ulaşmak adına...
gerçek olan bütün şeylerden bi parça olsun, alıp hayatıma katmak. kendi benliğimi özümsemek...
As your shadow crosses mine
What it takes to come alive
It's the way I'm feeling I just can't deny
But I've gotta let it go
We found love in a hopeless place
Miusov anlamlı bir sessizlikle karşılık verdi. son derece ağırbaşlı, çalımlı bir hali vardı. dudaklarında üstten, hoş görür bir gülümseme seziliyordu. Alyoşa hızlı hızlı çarpan yüreğiyle hepsini ayrı ayrı izliyordu. bu konuşma bütün varlığını sarsmıştı. Bir aralık gözleri Rakitin'e takıldı. Papaz okulu öğrencisi eski yerindeydi, kapının yanında hareketsiz duruyor, yere baktığı halde dikkat kesilerek dinliyor, çevresini inceliyordu. Fakat alevlenmiş yanaklarından onun da herhalde Alyoşa kadar heyecanlandığı belli oluyordu. Alyoşa heyecanının nedenini biliyordu.
- sahi mi söylüyorsunuz? öyleyse bu itirafınızdan sonra içtenliğinize, iyi yürekli olduğunuza inanıyorum. mutluluğa ulaşamasanız bile iyi yolda olduğunuzu unutmayın ve hiçbir zaman bu yoldan ayrılmamaya çalışın. en önemlisi, yalanın her türlüsünden hele kendi kendinizi aldatmaktan kaçının.
- beni mahvettiniz! ancak şimdi, şu anda konuştuğunuz sırada, nankörlüğe tahammül edemeyeceğimi söylerken, gerçekten içtenliğimi takdir etmenizi beklediğimi anladım. bana beni öğrettiniz, gerçek varlığımı keşfederek bana da tanıttınız.