Yahudiler serbestçe yazmak imkanını elde ettikleri andan itibaren sizin fikir yapınız yıkılmak tehlikesindedir. Alman romantizmi idealizmi yaratarak Katolikliği ihya etmişti. Heine adında Düsseldorflu bir küçük Yahudi çıktı, kurnaz ve neşeli eecbezesini romantikler, idealistler ve Katoliklerle alay etmek yolunda kullandı. İnsanlar politika, ahlak,
Bir "Dünya İnsanı"nın Cenaze Töreni (Bir Yahudi kızın mektubu)
84 yaşında hayata gözlerini kapayan doktor Hildenburg'u bugün toprağa verdik. Protestan olduğundan cenaze önce kirche'ye [kilise] götürüldü, oradan da mezarlığa... Tören sırasında hiçbir zaman böylesine içli duygular, böylesine yürekten kopan sözler ve acılı gözyaşlarıyla karşılaşmadım... Öyle darlık içinde öldü, ki cenazesini bile
Sayfa 751 - 752, 753 Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hitler konuşmasında şöyle devam etmektedir:
Hitler konuşmasında Yahudi kökenli Alman yönetiminin Almanları düşürdüğü zavallı hale işaretet­ miştir. "Yahudi parazitler milleti iliklerine kadar sömürmüş sonra da halkı kışkırtmaya başlamışlardır. Tek amacı milletimizi yok etmek olan Yahudiler korkunç bir işsiz ordusu yaratarak Bol­şevik Devrimi'ne benzer bir Komünist devrime zemin hazır­lamaktadırlar. Çürüyen siyasi erk, Yahudi medyası sayesinde kafaları karışan halk, artan açlık, işsizlik ve ekonomik acılar Bolşevik fikirlerin yeşermesine zemin hazırlamaktadırlar. İş­sizlerden oluşan ve kendine 'Dünya Yahudi Devrim Ordusu' diyen bu kitle bu gün yedi milyon kişiye ulaşmıştır."
Bu Devir anlatılıyor!
Protokoller Yahudilerin dünya imparatorluğunda ilk adım olarak proletarya diktatörlüğünün kurulmasını amaçlamak­tadırlar. Kurulacak Yahudi imparatorluğundaki baş despotun elinde olması gereken güçler, imparatorluğun amaçları olan Yahudi olmayanların mal varlıklarının ellerinden alınarak eko­nomik ve siyasi olarak köleleştirilmeleri, protokollerde detaylı şekilde açıklanmaktadır. Zaten Yahudiler Yahudi olmayanları borçlandırarak ekonomik olarak köleleştirmiş durumdadırlar ve şimdi sırada siyasi köleleştirme vardır.
Belki Yahudiler para yönetiminde Yahudi olmayanlardan daha açıkgöz ve kurnazdırlar ancak bu onların tek üstünlüğü­ dür. Yahudilerin dünya medeniyetine yaptıkları, sanat, barış veya diğer insanların iyiliğine yarattıkları katma değer yoktur.
Teodor Herzl, Arjantin hükümetinin herhangi bir talep vukuunda kendisini Almanya'ya iâde edeceğini, ama Dünya'da bir "Yahudi Devleti" olsa, orada emniyet içinde yaşayabileceğini anlatarak onu ikna etti. Peki ama bu nasıl olacaktı? Herzl, plânını şöyle anlattı: "-Osmanlı Devleti'nin pek çok dış borcu vardır. Sen ise Dünya'nın en zengini olan bir yahudisin. Ben senin nâmına İstanbul'a gidersem, pâdişah bir yatırım yapacağım düşüncesiyle beni kabûl eder, ben de ondan dış borçlarını ödemek mukâbilinde isteyen her Yahudi'nin gidip Filistin'e yerleşme müsâadesini koparabilirim." dedi. Bu esas üzerinde anlaştılar. Teodor Herzl, bu maksatla bir kaç defa İstanbul'a geldi ve Sultan Abdülhamid Han ile görüştü. Binnetice emeline muvaffak olamadı. Zira o büyük hükümdar, Herzl'i bir hayli oyaladıktan sonra: "-Ecdâdımın kan dökerek aldığı toprakları benden para mukabili satmamı mı bekliyorsunuz?!" diyerek bu yahudi ideologunu huzurundan kovdu. Bu hadise üzerine Sultan Abdülhamid Hân'ı bertaraf etmedikçe emellerine muvaffak olamayacaklarını anlayan yahudiler, o mübarek şahsiyet için dâhil ve hâriçte bir karalama kampanyası başlattılar. Harc-ı âlem olan "Kızıl Sultan" lâkabı, Ermeniler'e mâl edilirse de aslında bir yahudi îcâdıdır
Reklam
Yahudiler, İngilizlerin himayesi ve teşviki ile Filistin topraklarında bir yahudi devleti kurmak istiyorlardı.Bu tehlikeyi ve siyonistlerin faaliyetlerini ve arzularını da çok iyi bilen Abdülhamid han, Filistin toprağından yahudilere satılmamasını emr etti. Dünya siyonizm teşkilatının reisi Theodor Herzi ve Haham Moşe Levi, sultan Abdülhamidi ziyaret ederek, yahudiler için toprak satılmasını istediler. Sultanın cevabı, (Dünyanın bütün devletleri ayağıma gelseler ve bütün hazinelerini dökseler, size bir karış yer vermem. Ecdadımın kanlarıyla aldıkları ve bugüne kadar muhafaza edilen bu vatan, para ile satılamaz), olmuştur.
Sayfa 103Kitabı okudu
Misyoner Potinkers, yahudiler aleyhinde konuşmasını şöyle sürdürüyor: “Tuhafı şu ki, bu hasîs kavim dört yüz milyonluk İslamiyetin ve beş yüz milyonluk hristiyanlığın kuvvet ve şevketini kaale almayarak, onlara inâden Filistin toprağına yerleşmeyi ve orada bir İsrail devletinin teşkilini gerçekleşecek bir ideal olarak kabul etmişlerdir. Bütün dünya parasının üçte birine sahip oldukları zaman bu emellerine muvaffak olacaklarını beyan eden bir hainin sözüne inanarak para biriktirmeye çalışıyorlar. Fakat faydasız bir intizara kapılıyorlar. Hristiyanların Kâbe’si olan Kudüs-ü Şerif, İslamlarca da mukaddestir, başka ele geçmesine şüphesiz ki rıza göstermezler. Hristiyanlar arasında mezhep ihtilafları dolayısıyla Kudüs’ün daima İslam elinde kalmasına taraftarız.”
Devamı
Hemen belirtelim ki, başlangıçta müsaade ile küçük topraklar üzerine kurulan bu yahudi kolonilerinin, topraklarını hızla büyütmelerinde, satın alınan toprakların, yahudilere sempati gösteren araplar üzerine tescili gibi muvazaa yolu büyük rol oynamıştır. Bilhassa Dünya Siyonist Teşkilatı kurulduktan sonra, Filistin yahudilerinin, topraklarını genişletmek için çeşitli kuruluşlar ortaya çıkmış ve bunlar Filistine para akıtmışlardır. Arap toprak sahipleri, kendilerine teklif edilen yüksek bedellerin cazibesinden kendilerini kurtaramamışlar ve topraklarını devamlı olarak ellerinden çıkarmışlardır. Diğer taraftan Yahudiler, borçlarını ödeyemeyen arapların topraklarının haciz yoluyla ve açık arttırma ile satılmasından da yararlanmışlardır (2).
322 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.