“ hayat bize gençlerimizin ilk emsalsiz duygularını birlikte sundu. Yolları , Zamanları birlikte anlamlandırdık. ... Rüzgârlar benden sana, senden bana esmenin dışında bir yön tanımadılar. Aynı ezgilerle büyüttük sevdamızı. Aynı hüzünleri sevdik.”
Sayfa 58 - Bilge oğuz yayınları, seher
“ Kalabalık içindeki yalnızlıktansa surların tenha arasındaki sessizlik daha çekiciydi.” “ görünürde olmasa bile, derinliklerimizde benzerliklerimiz var galiba.…”
Sayfa 7 - Bilge oğuz yayınları
Reklam
“ hiçbir insanın darağacına gitmesini istememek, başlı başına bir insanlık duygusu dur. Bu böyle olmakla birlikte, bir ülkenin geleceği, bir milletin bekası uğruna kellelerin alınması da apayrı bir gerçektir. Osman oğulları devletin bölünmezliği uğruna kendi ciğerleri kendi elleriyle sürmüşlerdir. Bir fitne çıkıpta binlerce insanın canına mal olacağını evlatlarini, karındaşlarını feda etmişlerdir… Fedakarlıkların el acısıdır bu...”
Sayfa 46 - Bilge Oğuz
“ Bir gün bir yerlere gelirsem necip Fazılın şiirlerini sevenlerle nazım Hikmet’in şiirlerini sevenleri barıştırmanın yollarını arayacağım, dolayısıyla gençliğin ortak paydalarını zenginleştirmeye çalışacağım…”
Sayfa 92 - Bilgeoğuz yayınlar
İman ve samimiyettir işte bütün ittihatçıların ortak özelliği.
Atatürkçü Yahya Akengin diyor ki: "Hakkını teslim etmek gerekir.Türkler, İslâmiyetle müşerref olduktan sonra yükselişte olmuştur." Akengin böyle söylüyor ama Atatürk katiyen böyle düşünmüyor. Atatürk'e göre " islâmiyet, Türkleri uyuşturmuştur: İslâmiyet, Türk milletinin milli bağlarını gevşetmiştir. Atatürk'ün 1931 yılında, Afet inan'a bizat yazdırdığı, daha sonra 40.000 bastrarak okullarımızda okuttuğu VATANDAŞ İÇIN MEDENİ BİLGİLER isimli ders kitabının 12. sayfasında diyor ki "Din birliğinin de bir millet teşkilinde müessir olduğunu söyleyenler vardır. Fakat biz, bizim gözümüz önündeki Türk milleti tablosunda bunun aksini görmekteyiz. Türkler, İslâm dinini kabul etmeden evvel de büyük bir millet idi, Bu dini kabul ettikten sonra. bilâkis Türk milletinin mill bağlarını gevşetti; milli hislerini, milli heyecanlarını uyuşturdu!" Bu iddia Atatürk'e ait. Şimdi sormak lâzım. Atatürk'ün tesbiti doğru mudur? Hayır! Yanlıştır! Türkler, Söğütçük'ten, bin km lik bir yurtçuktan, 1585 yılında Viyana önlerine kadar gittikleri ve 23 milyon 334 bin 600 km ye yayıldıkları zaman Müslüman idiler. Müslümanlık bizi uyuştursa idi, Osmanlı Devleti dünyanın en büyük imparatorluklarından biri olmazdı.
Sayfa 31 - Yakın Plan Yayınları, 4. Baskı 2020
Reklam
Öğretmen her şeyi bilen değil, her şeyi öğrenebilen ve öğretebilen insan demektir.
Sayfa 23 - Akçağ YayınlarıKitabı okudu
143 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.