El örgüsü çorapları, ortalıkta dolaşan tavukları, tartışan kadınları ve suni gübre katılmamış kuru üzümleri muazzam buluyorum; fok balıklarının derisi veya kürkü de bana hiç yakışmaz. Ama bana, eski kağıtları evlerden bir daha ne zaman toplamaya geleceklerini falan da sormayın.
Beddua etmek yakışmaz bana lakin şöyleki kapı kapı gez yuvan sandığın her çatı başına yıkılsın eman dileyecek kimse bulama altında kaldığın vakit
Reklam
Ah insanoğlu… +2
Kusursuz olmaya çalışmıyoruz, sadece aptal gibi görünmek bize yakışmaz.
Öyle kuru lafla muttakıy olunmaz. Önce dilimizi gıybetten koruyacağız. Az yiyip, az konuşup, az uyuyacağız. Tasavvuf ehline, abdestsiz yatmak yakışmaz.
Üzülüyorsun, takma diyorlar... Kızıyorsun, değmez diyorlar... Susuyorsun, iki çift laf et diyorlar... Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar... Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar... Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar... Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar... Aklı başında davranryorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar... Dikine gidiyorsun, yaşına başına yakışmaz diyorlar... Ölünce ne diyecekler? Muhtemelen ölüm sana yakışmadı... Normal tabii... Dirimizi beğenmediler... Ölümüzü mü beğensinler... - Müşfik Kenter
Sayfa 148 - İnkılap Yayınevi 24. BaskıKitabı okudu
Acılarımı döküyor gözlerim;
Mutluluk şiire yakışmaz, bazen okunan şiirin altını tuttuğun kalem değil, gözyaşın çizer.
Sayfa 36 - Parana YayıneviKitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.