Tess Gerritsen / Gölgesizlerin Tutkulu Dansı
Kendini aklamak ve hayatta kalmak için kaçan Clea ile tanınmış bir soyada sahip olan Jordan’ın verdikleri amansız mücadeleyi anlatan aksiyonu bol bir hikaye. Akıcı ve sürükleyici olsa da, yazarın diğer kitaplarından farklı olarak gerilim içermiyor.
Profesyonel hırsız olan bir ailede büyüyen Clea zamanla kendisi de hırsız olmuş hatta bir süreliğine hapis bile yatmıştı. İçindeki mürettebatla birlikte yok edilen bir gemiden şans eseri kurtulmuş ama eski hükümlü olduğu için gördüklerine kimseyi inandıramamıştı. Yaşadığı öğrenildiği için öldürülmemek adına kaçmalı ve aynı zamanda söylediklerinin doğruluğunu kanıtlamak için delil bulmalıydı.
Bir arkadaşına yardım etmek adına gizlice girdiği evde Clea ile karşılaştıktan sonra tüm hayatı değişen Jordan, kendini tehlikeli bir kovalamacada bulmuştu.
Yalanlar, sırlar ve güvensizlikler aralarında görünmez bir duvar örse de birbirlerini koruma iç güdüleri onları gittikçe yakınlaştırıyor ve çekime engel olamıyorlardı.
Clea, büyük ve köklü bir firmanın yaptığı gizli ve pis işleri ortaya çıkarıp kendini aklayabilecek miydi? Bir yandan da, tanımadığı birileri tarafından sürekli hayatı kurtarılıyor ama bunların kim olduğunu bir türlü öğrenemiyordu. Saklanılması gereken çok fazla insan ama gidilecek çok az yer vardı.
Genel olarak severek okusam da, yazarın diğer kitaplarına göre daha sönük kaldığını düşünüyorum.
Keyifli okumalar…
Şermin Yaşar'ın kitaplarında, bırakın "Ne yazsa okurum," demeyi, "Hadi yaz be kadın, yaz da artık okuyayım!" diyorum şimdi. Her hikayesinde farklı bir yerinden vuruyor ruhumu, yara almadık
