Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
Bir şirkette pilot olarak çalışan Cemil eşi Hale ve 2 çocuğu ile birlikte mutlu fakat mesleği dolayısı ile sürekli diken üstünde bir hayat sürmektedir.
Harkiv-İstanbul uçuşunun olduğu gün olumsuz hava şartlarının yanında Cemil ve Hale’nin üstünde her zamankinden farklı bir karamsarlık vardı.
Cemil 110 yolcu ve 6 mürettebat ile
Kitabı çok beğendim. Yalın bir dille yazılmış, sevginin gösterilme yollarını 5 basit yönteme indirgemiş. Yaşanmış örneklerle desteklenen yöntemlerin, uygulanır oluşuna inancı artıyor insanın. Kainat sevgi üzerine yaratılmış. İnsanın birilerini sevmesi, sevildiğini hissetmesi en büyük ihtiyaçlarından biri. Bu sevgi deposunun sürekli olarak doldurulması gerekiyor ki, yaşamı mutlu, huzurlu geçsin. Taa çocukluktan başlıyor deponun dolum oranının hayatımızda ki etkilerini görmek. Sevgi deposu dolu olan çocuk sevmeyi öğreniyor, gülmeyi içten biliyor. Yetişkinliği sağlıklı gelişiyor. Evliliği için doğru karar alıp, doğru şekilde seviyor. Deposu boş olan çocuk ise, ihtiyaçlarını gidermek için yanlış yönelimler, yanlış arkadaşlıklar ya da yöntemler seçiyor.
Evlilikleri doğru yapılmış ancak sonrasında hayatın rutinliğine yenik düşüp, monotonluğa dönüşen evlilikler, birliktelikler için beş yöntemle yol gösteriyor kitap sevgiyi tekrar bulabilmeye.
Sevgi dillerini öğrenmek yabancı dil öğrenmek kadar zordur diyor bir yerinde. Umarım bütün birliktelikler umutla, sevgiyi tekrar yakalar.
Hangi yaşta olursak olalım sevgiye ihtiyacımız var, hava gibi su gibi.
Doğru şekilde, doğru kişiler tarafından sevilmek temennisiyle...
Yalın bir dille ve canlı betimlemeler eşliğinde anlatılan yakın bir hikaye. Esasında hikaye ve karakterler basit ama Fareler ve İnsanlar’da olduğu gibi toplumsal konulara değiniliyor bu da kitabı değerli kılıyor.
Kabile yaşamında akrep sokan çocuğunu parası yok diye tedavi etmeyen doktor, geleneksel ilacın çocuğu iyileştirmesi, Kino’nun elsiz inciyi bulması ve doktorun ayaklarına gelmesi ikiyüzlülüğün dik alası. Çıkarı olunca insanlar kapında sıra olur gururlarını çiğneyerek.
Değerli incisini satmak isteyen Kino’nun alıcılar tarafından kandırılmak istenmesi, ona kurulan tuzaklar, çaba sonucu ulaşılan başarı ve Tanrı bağlantısı, Kino’nun umutları ve hayalleri, kararları tek başına alması ve eril tavırları ile hep bir toplumsal konuya gönderme yapılmış. Yalın dil özelinde verilen mesajlar kavrandığında kitap anlamlı olabiliyor ama buna rağmen bana yüzeysel geldi. Herkese keyifli okumalar :)
Serinin ikinci kitabı. İlk çıkan kitap gibi gayet yalın bir dil kullanılarak, samimi bir şekilde anlatılmış resimler ve ustalar.. her resim detaylı ve kendine özgün incelenmiş. bir bardak kahve hazırlayın ve keyfinize bakın. tavsiye ederim
rasim özdenören ve eşikte duran insan
“Eşikte Duran İnsan”, Rasim Özdenören’in 2000 yılında yazdığı gerek birçok farklı konuda fikirlerini belirttiği gerekse bilinen konulara getirdiği bakış açılarını yansıttığı denemelerinden oluşan kitabı. Özdenören, denemelerinde yalın bir anlatımı benimsiyor olsa da gerek terminolojik sebeplerden gerekse de o dönemin dil kullanımından kaynaklanan (bkz. eski kelimelerin kullanışı ) nedenlerden ötürü denemelerin okur tarafından tam anlamıyla özümsenmesi kolay olmuyor.
Bunu yanı sıra kitap, ele aldığı konulara getirdiği farklı bakış açılarıyla okuyucuyu cezbediyor denilebilir. Kitabı okurken durup kendime “ ben bu konuya hiç öyle bakmamıştım, ne kadar da doğru” dediğim çokça yer oldu.
Rasim Özdenören insana kendiyle baş başa kaldığı bu hayat yolculuğunda eşlik ediyor. Yalnızca günlük konulara değil tasavvufi konulara da açıklık getirmeyi amaçlayarak yazdığı söylenebilir.
Benim okurken gözlemlediğim en büyük eksiklik yazarın denemelerinde giriş ve gelişme bölümlerinin birbiriyle uyumlu olmasının aksine sonuç bölümlerinin birer son olarak görülmeyip teknik anlamda eksik bırakılması. Ana fikri gelişme bölümüne yayıyor ancak sonuç bölümünde bu fikri tamamiyle netleştirip bir ürün vermiyor.
Bunun harici kitap, okumaya değer gördüğüm kitaplar arasında yerini aldı.
Öncelikle belirtmeliyim ki kitabın adı ile içeriği tam uyumlu olmamış, kitabın içeriğinde İmam Gazali'nin gökyüzüne bakmanın 10 faydası diye bir tespiti vardı, bundan ötürü bu ad verilmiş ama isimle içerik arasında bir kopukluğa sebep olunmuş.
Kitap 2 bölümden oluşuyor diyebiliriz. İlk kısımda dünyadaki nimetler üzerine bir tefekkür mevcut olmakla birlikte kimi yerlerinde aşırı yalın bir dil kullanmış, İmam Gazali üslubundan biraz uzaklaşılmış izlenimi verdi bu tür çeviri açıkçası.
2. Kısımı olan son bölümlerinde ise İmam Gazali'nin hayatına, eserlerine ve düşüncelerine yer verilmiş. Bu bölüm daha derli toplu güzel bir çalışma olmuş.
Sonuç olarak kitabın ismi değişip, ilk bölümündeki aşırı sade anlatım daha uygun bir tercüme ile sunulursa daha başarılı bir çalışma olacağını düşünüyorum.
Herkese bol istifadeli okumalar...
