Ben
senden önce ölmek isterim.
Gidenin arkasından gelen
gideni bulacak mı zannediyorsun?
Ben zannetmiyorum bunu.
Iyisi mi,beni yaktırırsın,
odanda ocağın üstüne korsun
içinde bir kavanozun.
Hayatımız gören gözlere göre planlanmış. En temel ihtiyaçlarımızı bile gözlerimiz olmadan karşılayamayız. Çevremizde kimsenin göremediği, ihtiyaçlarını karşılayamadığı, birbirine yardım edemediği ve hayatta kalmak için her türlü kaosun olduğu bir dünya düşünebilir miyiz?
Nobel Edebiyat Ödüllü Portekizli yazar Jose Saramago 1995 yılında yazdığı
Uzun sayılabilecek bir incelemenin ilk satırındayım... Ahmet Erhan için inceleme yazmak benim için fazlasıyla zor. Ne yazsam eksik kalacak, biliyorum. “Yazsam olmuyor, yazmasam olmaz” yani. Darılmaca gücenmece olmasın diye belirtmek istiyorum. Yazacaklarım daha çok benim Ahmet Erhan’la olan hikayemdir. Dileyen okumayı burada bırakabilir.
“Her
''İyiyi kötüden ayırmak külfetini okuyucuya bıraktığım için özür dilerim.'' Bakın bu inceliktir, naifliktir, temizliktir, bir şairin / yazarın ruhunun yansımasıdır.
3 kısım ve 13 öyküden oluşan kitap, Sabahattin Ali'nin bu önsözüyle başlar. ''Zor olan insan olmak değil kii, mesele insan kalabilmekte'' demiştir Sabahattin Ali'nin eserlerini
peki neden kimi insanlar , ötekilerden daha başarılıdır ?
başarı , senin sevgi ile filizlendirdiğin tohumun sonucudur .
hasat zamanı geldiğinde kendi kendine " başarıya ulaştım " diyebilirsin .
işini saygın hale getirmeyi başarmışsın , çünkü onu yalnız hayatta kalabilmek için değil , aynı zamanda başka insanlara olan sevgini göstermek için kullanıyorsun .
zorluklar şevkini kırdığında bile disiplini elden bırakmamaşsın .
başarısızlıkların , seni felç etmesine izin vermemişsin .
en sevinçli anlarında bile dur durak bilmemiş , hedefine ulaşıncaya dek çalışmaya devam etmişsin .
yardım istemen gerektiğinde hiç gocunmadan istemişsin ..