İnsanı yalnız hissettiren şey yalnız olması değildir. Yalnızlık başkaları, toplum ve çevre etrafında olmasına rağmen, onlardan ayrı olduğuna dair derin bir hisse kapılmaktır.
Pamuk şekerciler bulutlardan çalmış bugün biraz, biraz da biçarelerin mutluluğundan. Ondan mıdır bilmem, küçük bir çocuğun yürümeyi öğrendiğinde çehresinde parıldayan gözlerle pamuk şeker satan amcalara koşması.. Avuçlarında eriyip giden o yalnızlık mıdır? Toz pembe bulutlar ellerinin arasından yeşil çimenlere dökülür pare pare, aşıklar birbirine hep böyle eksilerek mi kavuşur ? Hep böyle güleç midir küçüğüm senin yüzün? Ya niçin tebessüm etmez pamuk şeker satan amcalar? Hayat hep böyle masmavi miydi? Yoksa sen gül diye mi pembeydi bulutlar bugün?
Nasıl Yalnız Kalmak İstiyordum, Bilseniz
Yalnız kalmak istiyordum ama bahsettiğim öyle bir yalnızlık ki tamamen, alışılmadık bir biçimde yalnız kalmaktan bahsediyorum. Sizin aklınıza ilk gelen şekliyle, sadece insanlardan uzaklaşmak değil, kendi kendimden de uzaklaştığım ve kendi kendimi dışarıdan, bir yabancı gibi seyrettiğim bir hali
Hayat bir ilhamdır ve yaşam hikayelerden oluşur. Eminim bu kitabı alıp okuyacak bazı okurlar, "bu hikayede anlatılan yoksa ben miyim?" diyecektir. Kendinizden parçalar bulmanız beni hiç şaşırtmayacak.
Her yaşanmışlık birbirine benzer. Özellikle yalnızlık çok benzerdir!
Evlilik, aşk, sevgi, sadakat ve ilişkiler üzerine yazılmış harika bir kitap, dostlarımın da bu güzel kaynaktan faydalanmasını tavsiye ederim.
İçbükey bir yalnızlık bu
Senin baktığın yerde değilim
Beni oradan indir önce sonra da bağrına basma
Kirpiklerinden müebbet yedim
Beni Yedikule zindanlarında sallandırma